[sıfat]

• Esnek

[isim]

[kimya]

• Arı kilin temel maddesini oluşturan hidratlı alüminyum silikat

[sıfat]

[tarih]

• Taş Devri'nin son çağı ile ilgili

[isim]

[eskimiş]

• Soğuk davranışlarla hoşlanmadığını belli etme

  Çoğundan istiskal, pek azından itibar gördü. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

• istiskal etmek

[isim]

[spor]

• Uzun atlama, gülle atma, cirit atma, yüksek atlama, disk atma, sırıkla yüksek atlama, 100, 400 ve 1500 metre koşuları ile 110 metre engelli koşusundan oluşan atletizm yarışması

[isim]

[denizcilik]

• Denizin derinliğini ölçme

• Bu iş için kullanılan araç

[mecaz]

• İşin içyüzünü öğrenme, bilgi toplama, sorup soruşturma

  İstanbul'daki ilk günlerinde yaptığı iskandiller, umduğunun tersine olarak burada geçimini kolay sağlayamayacağını göstermişti. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

• iskandil etmek

[sıfat]

• Ülkücü

  Atölyelerde bu işe gönül veren idealist öğretmenler ders vermekteydi. - Cahit Uçuk

[isim]

• İdealizm öğretisine bağlı filozof

[sıfat]

• Sendika ile ilgili

  Sendikal haklar.

[sıfat]

• Onaylanmış

• Doğrulanmış, geçerli, onaylı, tasdik edilmiş

[sıfat]

• Siyasi görüş ve olaylardan habersiz veya onlara kayıtsız kalan

[isim]

• Dağcı

[sıfat]

[ticaret]

• Tutulu

[isim]

• İçi pamuk veya yün vatka ile doldurularak dikilmiş, döşemelik veya giyim eşyası yapımında kullanılan kumaş

[sıfat]

• Bu kumaştan yapılmış veya bu biçimde dikilmiş

  Eve ekmek ve kıyma götürdüğünü inadına unutturmak istercesine ansiklopedilerin, kapitone fonların önünde bize poz veriyor. - Tomris Uyar

[isim]

[jeoloji]

• Hidratlı doğal alüminyum fosfat

[sıfat]

• Oranlı