Anmak ile Biten 9 Harfli Kelimeler

ANMAK ile biten 9 harfli 103 kelime bulunuyor. Sonu ANMAK olan 9 karekterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "İçinde Anmak olan 9 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

DOĞRANMAK20, HAVLANMAK20, BAĞLANMAK19, ÇAVLANMAK19, DAĞLANMAK19, YAĞLANMAK19, AĞILANMAK18, DAVRANMAK18, FISLANMAK18, HIZLANMAK18, HOŞLANMAK18, LIĞLANMAK18, SAĞLANMAK18, ZIHLANMAK18, COPLANMAK18, AĞALANMAK17, GAZLANMAK17, HUYLANMAK17, HAŞLANMAK17, HARCANMAK17, KIVRANMAK17, OVALANMAK17, ŞAHLANMAK17, UFALANMAK17, YIPRANMAK17, BUZLANMAK16, DIŞLANMAK16, KAVRANMAK16, KAVLANMAK16, MIHLANMAK16, PUSLANMAK16, PAYLANMAK16, TAVLANMAK16, BOYLANMAK15, BAŞLANMAK15, GAMLANMAK15, HORLANMAK15, PULLANMAK15, POTLANMAK15, PASLANMAK15, SIZLANMAK15, SUÇLANMAK15, SAPTANMAK15, SAPLANMAK15, TOPLANMAK15, YAŞLANMAK15, AŞILANMAK14, ACILANMAK14, BAYLANMAK14, ÇULLANMAK14, KOÇLANMAK14, KAPLANMAK14, PAKLANMAK14, TUZLANMAK14, TOZLANMAK14, YAYLANMAK14, ZITLANMAK14, ZORLANMAK14, ZAMLANMAK14, CAMLANMAK14, BOLLANMAK13, BOKLANMAK13, ÇALKANMAK13, DIRLANMAK13, MUMLANMAK13, NAZLANMAK13, OYALANMAK13, TAÇLANMAK13, TAŞLANMAK13, YILLANMAK13, YOLLANMAK13, YOKLANMAK13, YASLANMAK13, CANLANMAK13, ASILANMAK12, BALLANMAK12, DALLANMAK12, KISKANMAK12, KIMLANMAK12, MUTLANMAK12, MIRLANMAK12, SOKRANMAK12, SIRLANMAK12, SONLANMAK12, TIRMANMAK12, ULULANMAK12, ARILANMAK11, KOLLANMAK11, KORLANMAK11, KUTLANMAK11, KULLANMAK11, KILLANMAK11, MALLANMAK11, NURLANMAK11, SALLANMAK11, SAKLANMAK11, TIKLANMAK11, ARALANMAK10, KANLANMAK10, KARLANMAK10, KATLANMAK10, NALLANMAK10, TATLANMAK10

ARALANMAK

[-den]

  • Biraz açılmak, aralık olmak

    Adam onlara dokundu, gözleri aralandı. - Adalet Ağaoğlu

  • Araya zaman girmek
  • Gitmek, uzaklaşmak, yanından ayrılmak

KANLANMAK

[nesnesiz]

  • Kan bulaşmak

    Sargı kanlandı.

  • Kanı çoğalmak
  • Bir organda kan birikmek

    Kanlanan gözlerinden sıcak yaşlar akıyor, heyecan ve yorgunluğundan nefesi tıkanıyordu. - Ömer Seyfettin

KARLANMAK

[nesnesiz]

  • Kar ile örtülmek, kar ile kaplanmak

[televizyon]

  • Ekranda görüntü siyah beyaz noktalarla kaplanmak

KATLANMAK

[nesnesiz]

  • Katlama işi yapılmak

    Minnacık bir kir, olduğu yerde durmuyor, dakikada üçe beşe katlanarak çoğalan mikroplar üretiyordu. - Elif Şafak

[-e]

[mecaz]

  • Hoş olmayan bir duruma, güç şartlara dayanmak, tahammül etmek

    Böyle bir yolculuğa katlanabilecek hâlde değildir. - Falih Rıfkı Atay

NALLANMAK

[nesnesiz]

  • Nallama işine konu olmak

TATLANMAK

[nesnesiz]

  • Tat kazanmak, tadı gelmek, olgunlaşmak

ARILANMAK

[nesnesiz]

  • Arılaşmak

KOLLANMAK

[nesnesiz]

  • Kollama işine konu olmak veya kollama işi yapılmak

KORLANMAK

[nesnesiz]

  • Kor durumuna gelmek

KUTLANMAK

[nesnesiz]

  • Kutlama işi yapılmak, tebrik edilmek

KULLANMAK

[-i]

  • Bir şeyden belli bir amaçla yararlanmak

    Parmaklarının arasındaki mendili eskiyinceye kadar kullandığın hiç oldu mu? - Hüseyin Cahit Yalçın

  • Bir kimseyi bir hizmette bulundurmak, çalıştırmak

    Siz analarımızı nasıl esir gibi kullandınızsa biz de sizi öyle kullanacağız. - Halide Edip Adıvar

  • İşletmek, değerlendirmek

    Parasını ticarette kullanmak.

[nesnesiz]

  • Giymek, takmak

    Hiç yağmurluk kullanmazdı.

[nesnesiz]

  • Sigara, içki vb. şeylere alışmış olmak, içmek

[nesnesiz]

  • Kelimeyi yazmak, söylemek

    Lakırtılarında çok kere çifter çifter kelimeler kullanırdı ki bunlar bazen manayı değiştirir. - Abdülhak Şinasi Hisar

  • Harcamak, sarf etmek

    Sattıkları küpenin parasını çok idareli kullanıyorlardı. - Peyami Safa

  • Amacına ulaşmak için birinden veya bir şeyden yararlanmak, onu amacına alet etmek, sömürmek, istismar etmek

    Hâlbuki onlar, işte bu saflığı istismar ediyorlar. Bütün düşünceleri seni kullanmak, o kadar! - Attila İlhan

  • Araç veya aleti işletmek, yönetmek

    Nitekim çocuklarımın bile kullandıkları hesap makineleri, bunların küçük modelleridir. - Burhan Felek

[mecaz]

  • Bir şeyin gereklerini yerine getirmek

KILLANMAK

[nesnesiz]

  • Kılları çıkmak
  • Bıyığı, sakalı çıkmak

[argo]

  • Şüphe etmek

MALLANMAK

[nesnesiz]

  • Mal edinmek, zenginleşmek

NURLANMAK

[nesnesiz]

  • Işık içinde kalmak

[mecaz]

  • Temiz, parlak bir duruma gelmek

SALLANMAK

[nesnesiz]

  • Bağlı bulunduğu yerde gevşek duruma gelip yerinden oynamak, kımıldamak

    Dişi sallanıyor.

  • Bir şey belli noktasından bir yere bağlı kalmak şartıyla, o noktanın iki tarafına aynı doğrultuda ve sürekli olarak gidip gelmek

    Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol. - Yahya Kemal Beyatlı

  • Salıncak, hamak vb.nde kendini sallamak
  • Güçlü bir biçimde sarsılmak, titremek

    Yere çivilenmiş koca masayı sarsarken oda bir salıncak gibi sallanıyor. - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]

  • Vaktini boş ve yararsız işlerle uğraşarak geçirmek, oyalanmak, savsaklanmak

[mecaz]

  • Makamından veya bulunduğu durumdan uzaklaşmak, yerini bir başkasına bırakmak tehlikesiyle karşılaşmak