ANESTEZİST Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ANESTEZİST harflerini içeren 5 harfli 26 kelime bulunuyor. 5 harfli ANESTEZİST kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ETSİZ9, ENSİZ9, EZANİ8, EZİNE8, TEZAT8, ZATEN8, ASİST7, ESANS7, ESASİ7, SEANS7, TESİS7, ESTET6, İSNAT6, STANT6, STENT6, SATEN6, SENİT6, SENET6, TESTİ6, TASNİ6, TESİT6, TENİS6, ANTET5, TİTAN5, TENTE5, TEATİ5

ANTET (Kelime Kökeni: Fransızca en-tête)

[isim]

  • Başlık

TİTAN (Kelime Kökeni: Fransızca titane)

[isim]

[kimya]

  • Atom numarası 22, atom ağırlığı 47,90, yoğunluğu 4,5 olan, 1675 °C'ye doğru eriyen, özellikleri bakımından silisyumla kalaya yaklaşan, parlak beyaz renkli, basit element (simgesi Ti)

TENTE (Kelime Kökeni: İtalyanca tenda)

[isim]

  • Genellikle güneşten korunmak için bir yerin üzerine gerilen bez, naylon vb.nden yapılmış örtü

    En üst setin bir özelliği, ağaçtan ağaca tente gerilmiş olmasıdır. - Salâh Birsel

Birleşik Kelimeler: tente güvertesi

TEATİ (Kelime Kökeni: Arapça teʿāṭī)

[isim]

[eskimiş]

  • Karşılıklı alıp verme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • teati etmek

Birleşik Kelimeler: fikir teatisi

ESTET (Kelime Kökeni: Fransızca esthète)

[isim]

  • Sanatsal ürünler arasında güzeli en üstün, en yüce değer sayan kişi

İSNAT (Kelime Kökeni: Arapça isnād)

[isim]

  • Bir düşünceyi, bir konuyu bir kişi veya sebebe dayandırma, yükleme, atfetme

[mecaz]

  • Karacılık, iftira

Ata Sözleri ve Deyimler

  • isnat etmek

Birleşik Kelimeler: isnat grubu

STANT (Kelime Kökeni: İngilizce stand)

[isim]

  • Sergilik

    Kitap standı.

  • At yarışlarında seyirci tribünü

STENT (Kelime Kökeni: İngilizce stent)

[isim]

[tıp]

  • Tıkanmakta olan veya açılmış damara bir daha tıkanmaması için konan araç

SATEN (Kelime Kökeni: Fransızca satin)

[isim]

  • Atlas (I)
  • Parlak, pamuklu kumaş

    Kumardan aldığı ilk parayla siyah satenden arkası kemerli iki adet iç yelek yaptırdı. - Lâtife Tekin

[sıfat]

  • Bu kumaştan yapılmış

SENİT

[isim]

[halk ağzında]

  • Hamur tahtası

SENET (Kelime Kökeni: Arapça sened)

[isim]

[ticaret]

  • Bir kimsenin yapmaya veya ödemeye borçlu olduğu şeyi göstermek için imzaladığı resmî kâğıt, belgit

[eskimiş]

  • Dayanılan veya dayanılacak olan şey

Ata Sözleri ve Deyimler

  • senet vermek

Birleşik Kelimeler: senet sepet, açık senet, emre muharrer senet, hakani senet, mali senet, hatır senedi, hisse senedi, kambiyo senedi, kefalet senedi, ortaklık senedi, pay senedi, teminat senedi, vakıf senedi

TESTİ (Kelime Kökeni: Farsça destī)

[isim]

  • Geniş gövdeli, dar boğazlı, emzikli veya emziksiz olabilen, toprak, cam, metal vb. maddelerden yapılan su kabı

    Yalnız çeşme başında dizleri üstüne çökmüş bir ihtiyar kadın, testisini dolduran genç kızı bekleyerek bize bakıyordu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[sıfat]

  • Bu kabın alabileceği miktarda olan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • testi gibi
  • testi kırılmadan
  • testi kırılsa da kulpu elde kalır
  • testiyi kıran da bir, suyu getiren de

Birleşik Kelimeler: testi kabağı, testi kebabı, dipsiz testi, su testisi

TASNİ (Kelime Kökeni: Arapça taṣnīʿ)

[isim]

[eskimiş]

  • Yapma, suni
  • Düzme, uydurma, yakıştırma

[felsefe]

  • Yapıntı

TESİT (Kelime Kökeni: Arapça tesʿīd)

[isim]

[eskimiş]

  • Kutlama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tesit etmek

TENİS (Kelime Kökeni: Fransızca tennis)

[isim]

[spor]

  • Ağla ortasından ikiye bölünen bir alanda tek veya çift oyuncuların raketle karşılıklı vurdukları, çeldikleri topu, belli kurallara göre, karşılanamayacak biçimde birbirlerinin alanına düşürerek sayı kazanmaları esasına dayanan oyun, alan topu

    Tenis oynarken bileğim burkuldu, berbat, fena acıyor. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: tenis kortu, tenis sahası, ayak tenisi, futbol tenisi, masa tenisi