ANATOMİ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

ANATOMİ harflerini içeren 4 harfli 23 kelime bulunuyor. 4 harfli ANATOMİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Anatomi ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Anatomi olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ATOM6, MONT6, MANO6, ONMA6, ANAM5, ANMA5, ANOT5, ATMA5, AMAN5, AMİN5, AMİT5, İNAM5, İMAN5, MİAT5, MANİ5, MANA5, MAİN5, NOTA5, NATO5, ONAT5, TAAM5, İNAT4, NAAT4

İNAT (Kelime Kökeni: Arapça ʿinād)

[isim]

  • Bir konuda direnme, ayak direme, diretme, direnim

    Okumak, eczacı olmak bu sayılı inatlarından biri ve ilkidir. - Tarık Buğra

  • Birine karşı çıkma, karşı düşünce ileri sürme

    İddia kızışmış, âdeta inat hâlini almıştı. - Ömer Seyfettin

[sıfat]

[halk ağzında]

  • İnatçı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inadım inat olmak
  • inadı tutmak
  • inat etmek

Birleşik Kelimeler: eşek inadı, gâvur inadı, katır inadı, keçi inadı

NAAT (Kelime Kökeni: Arapça naʿt)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir şeyin niteliklerini övme

[edebiyat]

  • Hz. Muhammed'in niteliklerini övmek, ondan şefaat dilemek amacıyla yazılan kaside

ANAM!

  • sese verilen tona göre şaşma, beğenme, acı, üzüntü vb. duygular anlatan söz

[teklifsiz konuşmada]

  • kadın erkek, büyük küçük herkese karşı kullanılan bir seslenme sözü

    Dur, anam, saçını düzelteyim!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ana avrat küfretmek (veya düz veya dümdüz gitmek)
  • ana bir, baba ayrı
  • anadan doğmuşa dönmek (veya anadan yeni doğmuş gibi olmak)
  • ana gibi yâr olmaz, Bağdat gibi diyar olmaz
  • ana ile kız, helva ile koz
  • ana kızına taht kurar, kız bahtı kocadan arar (veya ana kızına taht kurmuş, baht kuramamış)
  • anam avradım olsun
  • anam babam
  • anamın (veya anasının) ak sütü gibi (helal olsun)
  • anamın öleceğini bilseydim kulağı dolu darıya satardım
  • anan güzel idi hani yeri, baban zengin idi hani evi?
  • ananın bahtı kızına
  • ananın bastığı yavru incinmez
  • anan yahşi, baban yahşi
  • anası ağlamak
  • anasına avradına sövmek
  • anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al
  • anasından doğduğuna bin pişman
  • anasından doğduğuna pişman etmek
  • anasından doğduğuna pişman olmak
  • anasından emdiği süt burnundan (fitil fitil) gelmek
  • anasından emdiği sütü burnundan getirmek
  • anasını ağlatmak
  • anasını bellemek
  • anasını eşek kovalasın!
  • anasının gözü
  • anasının ipini satmış (veya pazara çıkarmış)
  • anasının kızı
  • anasının körpe kuzusu
  • anasının nikâhını istemek
  • anasının oğlu
  • anasını sat! (veya satayım!)
  • anası turp (veya sarımsak), babası şalgam (veya soğan)
  • anası yerinde

ANMA

[isim]

  • Anmak işi, yâd
  • Ölmüş bir insanı hatırlamak için yapılan tören, ihtifal

Birleşik Kelimeler: anma gerilim, anma töreni

ANOT (Kelime Kökeni: Fransızca anode)

[isim]

[fizik]

  • Artı uç

Birleşik Kelimeler: anot başlığı, anot kablosu

ATMA

[isim]

  • Atmak işi

    Yolda giderken balgamını herkesin geçtiği yola atmayı çok doğal sayanı neden seveyim? - Adalet Ağaoğlu

Birleşik Kelimeler: cirit atma, çekiç atma, disk atma, gülle atma

AMAN (Kelime Kökeni: Arapça amān)

[ünlem]

  • Yardım istenildiğini anlatan bir söz

    Aman yakalayın.

  • Bir suçun bağışlanmasının istendiğini anlatan bir söz

    Aman, bir daha yapmam!

  • (ama:n) Usanç ve öfke anlatan bir söz

    Aman bırak beni! Aman, bu laflardan da bıktık!

  • Rica anlatan bir söz

    Aman, acele etmeli, vakit geçiyor. - Sait Faik Abasıyanık

  • Dikkat çekmek için kullanılan bir söz

    Aman, çocuğa iyi bakın!

  • Çok beğenmeyi anlatan bir söz: Aman ne güzel şey! Bu anlamda kullanıldığında buna da edatı da getirilebilir

    Aman da ne güzel şey!

  • Şaşma anlatan bir söz

    Aman efendim, bana öyle şeyler söyledi ki donakaldım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • amana gelmek
  • aman Allah (veya Allah'ım)
  • aman bulmak
  • aman dedirtmek (veya amana getirmek)
  • aman derim!
  • aman dilemek
  • aman diyene kılıç kalkmaz
  • aman vermek
  • aman vermemek

Birleşik Kelimeler: amanname, aman zaman

ÂMİN (Kelime Kökeni: Arapça āmīn)

[ünlem]

[din bilgisi]

  • `Öyle olsun, Allah kabul etsin` anlamlarında, duaların arasında ve sonunda kullanılan bir söz

[isim]

[kimya]

  • Amonyaktaki hidrojen yerine, tek değerli hidrokarbonlu köklerin geçmesiyle oluşan ürünlerin genel adı

AMİT (Kelime Kökeni: Fransızca amide)

[isim]

[kimya]

  • Amonyağın hidrojeni yerine bir asit kökünün geçmesiyle oluşan birleşiklerin sınıf adı

İNAM

[isim]

[eskimiş]

  • Emanet, vedia

İMAN (Kelime Kökeni: Arapça īmān)

[isim]

[din bilgisi]

  • İnanç

[mecaz]

  • Güçlü inanç, inan

    Kalpleri vatan aşkı ve imanı ile doluydu. - Hüseyin Cahit Yalçın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imana gelmek
  • imana getirmek
  • iman etmek
  • iman getirmek
  • imanı gevremek
  • imanım
  • imanına kadar
  • imanı yok

Birleşik Kelimeler: iman sahibi, iman tahtası

MİAT (Kelime Kökeni: Arapça mīʿād)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir şeyin yapılması için tanınan süre
  • Bir şeyin yerine yenisinin verilebilmesi için kabul edilmiş bulunan süre, kullanma süresi

    Asker ayakkabısının miadı altı aydır.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • miadı dolmak
  • miadı gelmek

MANİ (Kelime Kökeni: Fransızca manie)

[isim]

[ruh bilimi]

  • Kişinin sevinç, güven ve her türlü etkinliğinin normal olmayan bir biçimde arttığı ruh hastalığı

[isim]

  • Bir şeyin yapılmasını önleyen şey, engel

    Kaç zamandır beynimi, kanımı ateşlendiren bu idealimin lezzetini tatmak için her mâniyi çiğneyeceğim. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mâni olmak

[isim]

[edebiyat]

  • Genellikle birinci, ikinci ve dördüncü dizeleri uyaklı olan, daha çok hecenin yedili ölçüsüyle söylenen halk şiiri

    Her köyde mâni, türkü söyleyen biri var. - Melih Cevdet Anday

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mâni düzmek (veya yakmak)

Birleşik Kelimeler: ayaklı mâni

MANA (Kelime Kökeni: Arapça maʿnā)

[isim]

[dil bilimi]

  • Anlam

    Ne Hak buyruğun tutarsın ne kul sözün işitirsin / Hiç bilmezsin mana nedir, ne dilde çağırmak gerek - Yunus Emre

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mana (veya manası) çıkmak
  • mana çıkarmak
  • manasına gelmek
  • mana vermek
  • manaya gelmek

Birleşik Kelimeler: tam manasıyla

MAİN (Kelime Kökeni: Arapça maʿīn)

[isim]

[eskimiş]

[geometri]

  • Eşkenar dörtgen