ALTMIŞINCI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ALTMIŞINCI harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli ALTMIŞINCI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AŞICI13, IŞIMA11, AŞILI10, ATICI10, ACILI10, ALICI10, ILICA10, MALCI10, TAŞIM10, CAMLI10, ŞANLI9, TANIŞ9, TAŞLI9, TAŞIL9, CANLI9, ILIMA8, ATILI7, MANTI7, NAMLI7, TINMA7, TANIM7, ANTLI6, ALTIN6

ANTLI

[sıfat]

  • Ant içmiş
  • Ant içirilmiş

ALTIN

[isim]

[kimya]

  • Atom sayısı 79, atom ağırlığı 196,9 olan, 1064 °C'de eriyen, kolay işlenen, yüksek değerli, paslanmaz element, zer (simgesi Au)

[sıfat]

  • Bu elementten yapılmış

    Kolundaki altın künye, okuduğu kâğıdın üzerine sürtünüyor. - Ahmet Ümit

  • Altından yapılmış sikke

    Çocuğa bir altın taktı.

[sıfat]

[mecaz]

  • Üstün nitelikli, değerli

    Altın ses.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • altın adını bakır etmek
  • altın adı pul oldu, kız adı dul oldu
  • altın anahtar her kapıyı açar
  • altın ateşte, insan mihnette belli olur
  • altın eli bıçak kesmez
  • altın eşik gümüş eşiğe muhtaç olur
  • altın gibi
  • altının kıymetini sarraf bilir
  • altın kesmek
  • altın leğene kan kusmak
  • altın pas tutmaz
  • altın top gibi
  • altın tutsa toprak olur (veya altına yapışsa elinde bakır kesilir)
  • altın yerde paslanmaz, taş yağmurdan ıslanmaz
  • altın yere düşmekle pul olmaz
  • altın yumurtlayan tavuk

Birleşik Kelimeler: altın adam, altınbaş, altınbeşik, altın bilezik, altın böcek, altın çağ, altın çağı, altın gol, altın kaplama, altın keseği, altın kökü, altın küpü, altınoluk, altın otu, altın rengi, altın saatler, altın sarısı, altın suyu, altıntop, altın varak, altın yağmurcun, altın yakalı, altın yıl, altın yürekli, çeyrek altın, tam altın, yarım altın, cumhuriyet altını, fındık altını

ATILI

[sıfat]

  • Atılmış, ertelenmiş, tehirli

Ata Sözleri ve Deyimler

  • atılı bulunmak

MANTI (Kelime Kökeni: Çince)

[isim]

  • İçine kıyma konularak küçük bohçalar biçiminde dürülen hamur parçaları
  • Bu hamur parçalarıyla hazırlanan yemek

    Güveçten sonra bir koca sini mantı gelmiş. - Çetin Altan

Birleşik Kelimeler: kırcı mantı, çiftlik mantısı, yağ mantısı

NAMLI

[sıfat]

  • Ünlü

    Namlı, şanlı, iri yarı bir delikanlının buncacık kıza âşık olması ne demekti? - İlhan Tarus

Birleşik Kelimeler: namlı şanlı

[isim]

[halk ağzında]

  • Samanından ayrılmış arpa, buğday yığını

TINMA

[isim]

  • Tınmak durumu

TANIM

[isim]

  • Bir kavramın niteliklerini eksiksiz olarak belirtme veya açıklama, tarif

    Ama bir yığın kadına uyabilirdi bu tanım. - Yusuf Atılgan

ILIMA

[isim]

  • Ilımak işi

ŞANLI

[sıfat]

  • Tanınmış, ünlü

    O gün bu şanlı fırka kumandanını görebilmek hepimiz için bir emeldi. - İbrahim Alâeddin Gövsa

  • Yüce, ulu, büyük

    Milletimin büyük ve şanlı mazisi hatıramda uyanıyordu. - Hüseyin Cahit Yalçın

Birleşik Kelimeler: şanlı şöhretli, anlı şanlı, namlı şanlı

TANIŞ

[sıfat]

  • Tanıdık (kimse veya yer)

    Birdenbire samimileşiverdi, kırkyıllık tanış olup çıktı. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tanış çıkmak

TAŞLI

[sıfat]

  • İçinde taş olan, taş karışmış olan (tahıl, bakliyat vb.)

    Yağsız köpüklü ayranlar içmiş, taşlı bulgur pilavı yemişler. - Sait Faik Abasıyanık

  • Üzerinde taş bulunan

    Taşlı yol

  • Üzerinde süs taşı bulunan

    Taşlı yüzük.

Birleşik Kelimeler: kaldırım taşlı

TAŞIL

[isim]

  • Fosil

Birleşik Kelimeler: taşıl bilimi

CANLI

[sıfat]

  • Canı olan, diri, yaşayan

    Bütün canlıların kendilerini yarı baygın, uykulu, hareketsiz bir tembelliğe bıraktıkları saatler başlamıştı. - Necati Cumalı

  • Hareketli, hayat dolu, dinamik

    Yeni ufuklar arıyor, insanlarla daha geniş, canlı ilişkiler kurmak istiyordum. - Adalet Ağaoğlu

  • Güçlü, etkili
  • Dikkat çekici, göz alıcı, parlak (renk), ateş parçası

[isim]

  • Yaşayıp yer değiştirebilen yaratık, hayvan

[isim]

  • Canlı yayın

[zarf]

  • Hareketli, hayat dolu, dinamik bir biçimde

    Umut iyidir. İnsanı canlı ve güçlü tutar. - Ayla Kutlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ... canlısı (olmak)

Birleşik Kelimeler: canlı bomba, canlı canlı, canlı cenaze, canlı model, canlı müzik, canlı özdekçi, canlı resim, canlı yayın, ağırcanlı, dokuz canlı, etli canlı, iki canlı, it canlı, kanlı canlı, pek canlı, tez canlı, yedi canlı, arkadaş canlısı, dost canlısı, mal canlısı, para canlısı

AŞILI

[sıfat]

  • Herhangi bir hastalığa karşı aşılanmış olan (kimse)
  • Aşı yapılmış (bitki)

ATICI

[sıfat]

  • İyi nişan alan, attığını vuran (kimse)

[mecaz]

  • Yalancı, asılsız şeyler uydurup söyleyen (kimse)

Birleşik Kelimeler: kurusıkı atıcı