[sıfat]

• Yüce, yüksek

  Bu bizim en büyük, en şanlı, en ali bir günümüz, en mukaddes millî bayramımız. - Ömer Seyfettin

[isim]

• `Kurnazca ve haince düzen` anlamında Ali Cengiz oyunu, `çok zorba` anlamında Ali kıran baş kesen, `bir kimse birinden aldığını ötekine, ötekinden aldığını bir başkasına vererek işini yürütmek` anlamında Ali'nin külahını Veli'ye, Veli'nin külahını Ali'ye giydirmek deyimlerinde geçen bir söz

[sıfat]

[eskimiş]

• Hastalıklı, sakat

  Madrabaz ve kaparozcuların, hasta ve alillerin toplandığı bir merkezdir. - Burhan Felek

[isim]

• Bilgin

  Hiçbir şeye inanmayan, ne inkılapçı ne muhafazakâr ne âlim ne şair olabilir. - Orhan Seyfi Orhon

Ata Sözleri ve Deyimler

• âlim unutmuş, kalem unutmamış

[sıfat]

[eskimiş]

• Bilen

[sıfat]

• Âlime yakışan

  Kitaplarının çoğu edebiyat tarihine girmiş olan âlimane eserlerdir. - Haldun Taner

[zarf]

• Âlime yakışır bir biçimde

[isim]

• Bilginlik

[isim]

[coğrafya]

• Tropikal bölgelerdeki denizlerde bütün yıl süresince düzenli esen rüzgâr

  Alizeler, Ekvator'un kuzeyinde kuzeydoğudan, Ekvator'un güneyinde ise güneydoğudan eserler.

[isim]

[kimya]

• Kök boyası

[isim]

• Közlenmiş patlıcan, sarımsaklı yoğurt ve kıyma ile yapılan bir yemek türü

[isim]

[ekonomi]

• Önceden satış

[isim]

• İzmir iline bağlı ilçelerden biri

[ünlem]

• Söylenen bir sözün doğruluğuna inandırmak için `en iyisini Allah bilir` anlamında kullanılan bir söz

  Rana bir lalanga yapar, alimallah parmaklarını yalarsın. - Ercüment Ekrem Talu

[sıfat]

[kimya]

• Açık zincirli olan (organik madde)

[isim]

[edebiyat]

• Şiir ve nesirde uyum sağlamak için söz başlarında ve ortalarında aynı ünsüzün veya aynı hecelerin tekrarlanması

[sıfat]

[eskimiş]

• Cömert

• Onurlu, şerefli

  Senin annen mert, doğru ve alicenap bir kadındır. - Halide Edip Adıvar

[zarf]

• Onurlu, şerefli bir biçimde

  Başkalarını tesir altında bırakması, zamanında alicenap davranması onun hakikaten kuvvetli bir kadın olduğunu ispat etmektedir. - Asaf Halet Çelebi

[sıfat]

[eskimiş]

• En güzel, en iyi, mükemmel