ALDATABİLME Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
ALDATABİLME harflerini içeren 6 harfli 24 kelime bulunuyor. 6 harfli ALDATABİLME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Aldatabilme ile başlayan 6 harfli kelimeler. İçinde Aldatabilme olan 6 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
BADEMA11,
ALETLİ
- Aleti olan veya aletle yapılan
Birleşik Kelimeler: aletli jimnastik
ATLAMA
-
Atlamak işi
Acemiliğimi görünce beni atlamaya, oynatmaya kalktılar. - Reşat Nuri Güntekin
- Belirli bir yerden gerilip hız alarak yapılan sıçrama ile vücudu yerden kesip daha uzak bir yere kondurma veya belli bir yükseklikten aşırma
- Bu biçimde en uzağa atlamak veya en yükseği aşmak amacıyla yarışılan atletizm dalı
Birleşik Kelimeler: atlama beygiri, atlama çizgisi, atlama tahtası, atlama taşı, sırıkla atlama, uzun atlama, üç adım atlama, yüksek atlama, kaplan atlaması
ALLAME (Kelime Kökeni: Arapça ʿallāme)
-
Çok ve derin bilgisi olan, çok bilgili
Tarihî zihniyet taşımak için tarihçi olmak şart değildir. İlmî düşünebilmek için allame olmak şart olmadığı gibi. - Sabahattin Eyuboğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- allame kesilmek
Birleşik Kelimeler: allameicihan
ALLAMA
- Allamak işi
AMETAL (Kelime Kökeni: Fransızca amétale)
-
Metal olmayan element
Klor, fosfor, oksijen ametaldir.
ALAMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāmet)
-
Belirti, işaret, iz, nişan
İnsanlığın belli bir sonuca yöneldiğini gösterir hiçbir alamet yok. - Cemil Meriç
- Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne
Birleşik Kelimeler: alametifarika, kıyamet alameti
İMALAT (Kelime Kökeni: Arapça iʿmālāt)
- Ham madde işlenerek yapılan her türlü mal
-
İşlenerek yapılan üretim
Bu paketler satılsın, imalata ondan sonra devam edilecekti. - Çetin Altan
Birleşik Kelimeler: imalathane, fason imalat, seri imalat
MAAİLE (Kelime Kökeni: Arapça maʿaʿāʾile)
-
Ailece, ev halkıyla birlikte
Bizim evin bacası çekmiyor. Bütün kış, maaile kömür vuruyor bizi bu yüzden. - Nazım Hikmet
MİLLET (Kelime Kökeni: Arapça millet)
- Çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, duygu, ülkü, gelenek ve görenek birliği olan insan topluluğu, ulus
-
Herkes, bir yerde bulunan kimselerin bütünü
Millet tütün paralarını alınca borcunu öder. - Necati Cumalı
-
Benzer özellikleri olan topluluk
Şu kadın milletinin kıskançlığının hiç sonu yok. - Ahmet Midhat
Ata Sözleri ve Deyimler
- milletin ağzı torba değil ki büzesin (veya dikesin)
Birleşik Kelimeler: milletlerarası, millet meclisi, milletsever, milletvekili, sineyimillet, yetmiş iki millet, erkek milleti, karı kız milleti
ADALET (Kelime Kökeni: Arapça ʿadālet)
- Yasalarla sahip olunan hakların herkes tarafından kullanılmasının sağlanması, türe
-
Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme
Hiçbir kuvvet beni adaletin tecellisi için çalışmaktan menedemeyecektir. - Nazım Hikmet
-
Bu işi uygulayan, yerine getiren devlet kuruluşları
Suçlular adaletin pençesinden kurtulamazlar.
-
Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme, doğruluk
Germiyan'da Süleyman Şahımız adaletle hüküm sürer. - Feridun Fazıl Tülbentçi
Ata Sözleri ve Deyimler
- adalet dağıtmak
- adalete teslim etmek
- adalete teslim olmak
- adaletine sığınmak
Birleşik Kelimeler: adalet kapısı, adalet mahkemesi, adalet örgütü, adalet sarayı, sosyal adalet
BALATA (Kelime Kökeni: Almanca Balata)
- Soğuk ve sıcakta büyük bir sürtünme katsayısına sahip olan, suya ve yağa dayanıklı, yavaş aşınan madde
-
Motorlu araçlarda fren yapmayı sağlayan, tekerlek mili üzerine yerleştirilmiş yarım ay biçimindeki alet
Bir ara ne olur ne olmaz deyip frenleri, fren balatalarını gözden geçirdik. - Fikret Otyam
TABELA (Kelime Kökeni: İtalyanca tabella)
-
Üzerinde tanıtıcı, belirtici bir yazı, açıklama, işaret veya resim bulunan, tahta veya sac parçası, levha
Birinci kata çıkıyorum, tabelalara bakıyorum, aradığımı bulamıyorum. - Refik Halit Karay
- Hastane, yatılı okul, askerî birlik gibi toplu yemek verilen yerlerde, günlük yemek için çıkarılan erzakın türünü, miktarını gösteren çizelge
- Hastanelerde her hastanın gündelik yemek ve ilacının yazıldığı kâğıt
Birleşik Kelimeler: tabela bahis
ADATMA
- Adatmak işi
AMBALE (Kelime Kökeni: Fransızca emballé)
- `Birini düşünemez duruma getirmek, çok yormak, fazla gaz vererek otomobili çalışamaz duruma getirmek` anlamlarındaki ambale etmek ve `çok yorulup iş göremez, düşünemez duruma gelmek` anlamındaki ambale olmak birleşik fiillerinde geçen bir söz
BALAMA
- Orta oyununda Rum tipi
- Karagöz, matiz ve külhanbeyi tipleri tarafından yabancı ülkelerin tiplerine seslenirken kullanılan söz