AKIMÖLÇER Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
AKIMÖLÇER harflerini içeren 5 harfli 43 kelime bulunuyor. 5 harfli AKIMÖLÇER kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ÇÖKME15,
EMLAK (Kelime Kökeni: Arapça emlāk)
-
Ev, arsa, bahçe vb. taşınamayan mal ve mülklerin ortak adı, taşınmazlar, gayrimenkul
Eline geçen serveti emlake yatırıyordu. - Ercüment Ekrem Talu
Birleşik Kelimeler: emlak bürosu, emlak kredisi, emlak vergisi
KREMA (Kelime Kökeni: İtalyanca crema)
- Bir tür yumurtalı süt tatlısı
- Kaymak
- Kevgirden geçirilmiş sütle koyulaştırılmış çorba
KAMER (Kelime Kökeni: Arapça ḳamer)
- Ay
Birleşik Kelimeler: kamer balığı
KARLI
-
Üstünde kar bulunan
Baş pınarın karlı suyun içelim / Gurbet kalesini tezce geçelim - Halk türküsü
-
Kar yağan
Kışın çok karlı, tipili günlerinden başka günlerini günahı kadar sevmezdi. - Osman Cemal Kaygılı
-
Kârı olan, kazançlı
Şimdi ayrıntılara girmeyelim. Kitapta yazılanlara inanmak, inanmamaktan çok daha kârlıdır. - Nazım Hikmet
Birleşik Kelimeler: kârlı iş
KALEM (Kelime Kökeni: Arapça ḳalem)
-
Yazma, çizme vb. işlerde kullanılan çeşitli biçimlerde araç
Kâğıt, kalem, mürekkep, hepsi masanın üstündedir. - Falih Rıfkı Atay
-
Resmî kuruluşlarda yazı işlerinin görüldüğü yer
Kalemindeki odacıya aylığını kırdırırmış. - Sermet Muhtar Alus
-
Yontma işlerinde kullanılan ucu sivri veya keskin araç
Taşçı kalemi.
Oymacı kalemi.
-
Çeşit, tür
Üç kalem erzak.
Beş kalem ilaç.
-
Bazı deyimlerde yazı
Kaleme almak.
-
Yazar
Peyami Safa, edebiyatımızın usta kalemlerindendir.
Ata Sözleri ve Deyimler
- kalem açmak
- kalem çekmek
- kaleme (veya kaleme kâğıda) sarılmak
- kaleme almak
- kaleme gelmek
- kaleminden çıkmak
- kaleminden kan damlamak
- kalemine dolamak
- kalemi olmak
- kalemiyle yaşamak (veya geçinmek)
- kalem kırmak
- kalem oynatmak
Birleşik Kelimeler: kalem açacağı, kalem aşısı, kalem beyi, kalem efendisi, kalem erbabı, kalem işi, kalem kalem, kalem kaşlı, kalem kavgası, kalem kömürü, kalem kulaklı, kalem kutusu, kalem parmaklı, kalem pil, kalem sahibi, kalem savaşçısı, kalem şuarası, kalemtıraş, bir kalem, ceffelkalem, çalakalem, dolma kalem, kamış kalem, kara kalem, kömür kalem, kurşun kalem, pastel kalem, özel kalem, sabit kalem, tükenmez kalem, bacakkalemi, boya kalemi, çamur kalemi, çelik kalemi, divan kalemi, dudak kalemi, faz kalemi, harcama kalemi, heykelci kalemi, kalafat kalemi, kontrol kalemi, kopya kalemi
KEMAL (Kelime Kökeni: Arapça kemāl)
- Bilgi ve erdem bakımından olgunluk, yetkinlik, erginlik, eksiksizlik
-
Eder, tutar
Tozu kaldı ise bir paket al, saçak tütün iç. Bunun kemali altmış para! - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- kemal bulmak
- kemale ermek (veya gelmek)
Birleşik Kelimeler: kemaliafiyet
KELAM (Kelime Kökeni: Arapça kelām)
-
Söz
Mecliste arif ol kelamı dinle / El iki söylerse sen birin söyle - Karacaoğlan
- Söyleyiş biçimi, söyleme
- Başta Tanrı'nın varlığı, birliği, peygamberlik ve ahiret olmak üzere İslamiyetin ana ilkelerini konu edinen bilim
Birleşik Kelimeler: Kelam-ı Kadim, kelamıkibar, edebikelam, hasılıkelam, velhasılıkelam, dünya kelamı
MARKE (Kelime Kökeni: Fransızca marqué)
- `Takım oyunlarında karşı takımdaki bir oyuncuyu yakından izlemek, tutmak, gölgelemek, markaja almak` anlamındaki marke etmek birleşik fiilinde geçen bir söz
MERAK (Kelime Kökeni: Arapça merāḳ)
-
Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek
Biraz sonra yine bazı sesler işittim / Merak ile merdivenin başına gittim - Enis Behiç Koryürek
-
Bir şeyi edinme, yapma, bir şeyle uğraşma isteği
Öteden beri güzel giyinmeye, güzel konuşmaya merakım vardır. - Reşat Nuri Güntekin
-
Düşkünlük, heves
Meslek dışında biricik merakı, kendi tabiriyle hobisi fotoğrafçılıktı. - Haldun Taner
- Kaygı, tasa
Ata Sözleri ve Deyimler
- meraka düşmek
- meraka sokmak
- merak etmek
- merak getirmek
- merakına dokunmak
- merakından çatlamak
- merakını mucip olmak
- merakını uyandırmak
- merak olmak
- merak sarmak (veya duymak veya salmak)
- merakta bırakmak
- merakta kalmak
- meraktan çatlamak
- meraktan ölmek
Birleşik Kelimeler: kırkmerak
ALKIM
- Gökkuşağı
IRMAK
-
Çoğunlukla denize dökülen, özellikle genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir
Sakarya sanki adı duyulmadık hatta adı konmadık bir ırmaktı. - Tarık Buğra
Ata Sözleri ve Deyimler
- ırmağı geçerken at değiştirilmez
- ırmak kenarına çeşme yapılmaz
Birleşik Kelimeler: ırmak roman, deli ırmak
KALIM
- Kalma işi
Birleşik Kelimeler: ölüm kalım meselesi
KIRMA
- Kırmak işi
- Pili
-
Kırılmış veya dövülmüş tahıl
Buğday kırması.
- Basılı kâğıtları forma durumuna getirmek için belli yerlerinden bükme ve katlama işi
-
Ot bitmeyen bayır
Yeşerir bayırlar, çöller, kırmalar / Nakışların bugün dört yanın dağlar. - Âşık Ali İzzet
-
Ortasından kırılarak doldurulan (tüfek)
Mustafa, kırma tüfeğe bir kurşun sürdü. - Yaşar Kemal
-
Melez
Arap kırması bir at.
- Yabancı etkilerle özgün niteliğini yitirmiş olan
Birleşik Kelimeler: divani kırması, minare kırması
KILMA
-
Kılmak işi
Kitabımı elimden bırakmadığımı görmek bile onları mutlu kılmaya yetiyordu. - Necati Cumalı
RAKIM (Kelime Kökeni: Arapça rāḳim)
- Yükselti