AGRESİF Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

AGRESİF harflerini içeren 4 harfli 22 kelime bulunuyor. 4 harfli AGRESİF kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Agresif ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Agresif olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

AFİS11, FARS11, SARF11, SAFİ11, SERF11, SEFA11, ARİF10, FİRE10, FARE10, FERİ10, GRES9, ERGİ8, GERİ8, RİGA8, ASRİ5, ESİR5, REİS5, SARİ5, SAİR5, SERİ5, SERA5, İARE4

İARE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāre)

[isim]

[eskimiş]

  • Eğreti, ödünç

    Bu iare tuvaletiyle kendi güzelliğinin gururunu da feda ederek bahçeye çıktı. - Peyami Safa

  • Eğreti verme, ödünç verme

ASRİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṣrī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Çağdaş

ESİR (Kelime Kökeni: Arapça esīr)

[isim]

  • Tutsak

    Meyhaneden çıktığında sarhoş kafayla bir esir gemisine binmiş, güvertede sızıp kalmıştı. - İhsan Oktay Anar

  • Köle

[mecaz]

  • Bir düşünceye veya bir kimseye körü körüne bağlı olan kimse

    Onun güzelliğinin esiri oldular.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esir almak
  • esir düşmek
  • esir etmek
  • esir olmak
  • esir yatmak

Birleşik Kelimeler: esir almaca, esir kampı, esir pazarı

[isim]

[fizik]

  • Atomlar arasındaki boşluğu ve bütün evreni doldurduğu varsayılan, ağırlığı olmayan, ısı ve ışığı ileten töz
  • Hava

REİS (Kelime Kökeni: Arapça reʾīs)

[isim]

  • Başkan
  • Lider

    Haydutların reisiyle anlaşıp üç adamını bir ay süreyle kiraladı. - İhsan Oktay Anar

[denizcilik]

  • Küçük tekne kaptanı

    Üzgün gözlerle düşman reisine baktı. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: reis bey, reis efendi, reisülküttap, semtürreis, aile reisi, belediye reisi, ceza reisi, cumhur reisi, eyyam reisi, liman reisi

SARİ (Kelime Kökeni: Hintçe)

[isim]

  • Hint kadınlarına özgü giysi
  • Bu giysinin yapıldığı kumaş

    Sari denir kumaşa bürünen, ayağı bilezikli ve burunları incili veya mücevherli kadınlar... - Falih Rıfkı Atay

[sıfat]

[eskimiş]

  • Başkasına geçen, geçici
  • Bulaşıcı, bulaşık (hastalık)

SAİR (Kelime Kökeni: Arapça sāʾir)

[sıfat]

  • Başka, öteki, diğer

    Onun sair işlerini bir dereceye kadar engelledi ise de ne zararı var! - Memduh Şevket Esendal

SERİ (Kelime Kökeni: Fransızca série)

[isim]

  • Herhangi bakımdan bir bütün oluşturan şeylerin tümü, dizi

    Bu, seri hâlinde yazılmış bir yazı değildir. - Sait Faik Abasıyanık

Birleşik Kelimeler: seri imalat, seri katil, seri üretim

[sıfat]

  • Hızlı

    Nazik ve oynak tavırlar, seri kelimelerle sözüne devam etti. - Reşat Nuri Güntekin

[zarf]

  • Hızlı bir biçimde

    Seri konuşuyor.

SERA (Kelime Kökeni: İtalyanca serra)

[isim]

  • Sebze ve meyvelerin yetiştirildiği ve hava şartlarına karşı korunduğu cam ve naylonla kaplı yer, limonluk, ser (II)

ERGİ

[isim]

[eskimiş]

  • İyi bir şeye erişme durumu, mazhariyet

GERİ

[isim]

  • Arka, bir şeyin sonra gelen bölümü, art, alt taraf, ileri karşıtı

    Amerikan barın gerisinden işaret eden barmen seslendi. - Necati Cumalı

  • Son, sonuç

    Sen gerisini düşünme.

  • Bir şeyin sona kalan bölümü

    Yazının gerisi yarın yayımlanacak.

  • Geçmiş, mazi

    Artık geride özleyeceğim hiçbir şey yok. - Sait Faik Abasıyanık

  • Hayvanda boşaltım organının dışı

[sıfat]

  • Eksik gösteren (saat)

    Bu saat beş dakika geridir.

[sıfat]

  • Aptal, anlayışsız

[sıfat]

[mecaz]

  • Benzerlerine ayak uydurup ilerleyememiş, gelişememiş

    Geri düşünce. Geri adam.

[zarf]

  • Geriye doğru

    Bağına, bahçene, suyuna, toprağına veda ederek geri gidiyorum. - Falih Rıfkı Atay

[ünlem]

  • `Geri dön, geri git!` anlamında bir söz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • geri almak
  • geri basmak
  • geri çekilmek
  • geri çevirmek
  • geri dönmek
  • geri durmak
  • geri gitmek
  • geri göndermek
  • geri kalmak
  • geri kalmamak
  • geri komamak
  • geri saymak
  • geri vermek
  • geriye bırakmak
  • geriye dönmek
  • geriye yürümek

Birleşik Kelimeler: geri besleme, geri bildirim, geri çekilme, geri dönüşüm, geri hizmet, geri kafalı, geri kalmış, geri ödeme, geri plan, geri tepme, geri vites, geri zekâlı, geriden geriye, gerisin geri, geriye dönüş, ileri geri

[isim]

[halk ağzında]

  • Araba üzerine gerilerek kenarları arabanın korkuluğuna tutturulan ve içine saman veya tahıl doldurulan büyük kıl çuval

GRES (Kelime Kökeni: Fransızca graisse)

[isim]

  • Makine yağı

Birleşik Kelimeler: gres pompası, gres yağı

ARİF (Kelime Kökeni: Arapça ʿārif)

[sıfat]

  • Çok anlayışlı ve sezgili (kimse)

    Anadolu'da arif derler, bir halk yetişmişi vardır. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arif olan anlar (veya anlasın)

Birleşik Kelimeler: tecahülüarif

FİRE (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[ticaret]

  • Ağırlık yitimi
  • Bir iş yapılırken çıkan artık parça

[sıfat]

  • Eksik, noksan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • fire vermek

FARE (Kelime Kökeni: Arapça fāre)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Sıçangillerden, küçük vücutlu, kemirgen, memeli hayvan (Mus)

    Tarla faresi. Fındık faresi.

[bilişim]

  • Düz bir yüzey üzerinde yuvarlanan bir top aracılığıyla imlecin hareketini sağlayan elektronik araç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • fare çıktığı deliği bilir
  • fare deliğe sığmamış, bir de kuyruğuna (veya kıçına) kabak bağlamış
  • fare düşse başı yarılır
  • fareler cirit atmak (veya oynamak)

Birleşik Kelimeler: fare deliği, faredişi, farekulağı, farekuyruğu, fare otu, kör fare, sivrifare, cep faresi, çatı faresi, fındık faresi, fil faresi, firavun faresi, kamyon faresi, lağım faresi, otel faresi, tarla faresi

FERÎ (Kelime Kökeni: Arapça ferʿī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Ayrıntılarla ilgili, ayrıntı niteliğinde olan
  • İkinci dereceden