AERODİNAMİK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

AERODİNAMİK harflerini içeren 5 harfli 121 kelime bulunuyor. 5 harfli AERODİNAMİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DONMA9, DONAM9, AMADE8, DONRA8, DRAMA8, DEMİR8, DEMİN8, DEKOR8, DAİMİ8, DAİMA8, DAMAR8, DAMAK8, DENİM8, DİKME8, DİKİM8, DİRİM8, DİNME8, ENDAM8, İDMAN8, İDAME8, İKDAM8, KADEM8, KADİM8, KADRO8, MANDA8, MARDA8, MADİK8, MADER8, MADEN8, MEDAR8, NADİM8, NEDİM8, ORADA8, RADON8, ARDAK7, AROMA7, ANİDE7, AKİDE7, DAKAR7, DEKAN7, DEKAR7, DAİRE7, DİKEN7, DİREN7, DİREK7, DİNEK7, DİNAR7, DERİN7, DERİK7, İRADE7, İRADİ7, İDRAK7, İDARİ7, İDARE7, KOMAR7, KONMA7, KİRDE7, KREDİ7, KROME7, KADAR7, KADER7, KADİR7, KAİDE7, KENDİ7, MİKRO7, MOREN7, MARON7, MAKRO7, NAKDİ7, NADİR7, ORMAN7, ONMAK7, ONAMA7, ROMEN7, ROMAN7, RANDA7, ARAMİ6, ANMAK6, ANİME6, ANEMİ6, AKEMİ6, AKMAN6, ERMİN6, EROİN6, İRKME6, İRMİK6, İRONİ6, İNMEK6, İMREN6, İMKAN6, İKAME6, İKRAM6, KORNA6, KREMA6, KANMA6, KAMER6, KARMA6, KAMAN6, KAİME6, KERİM6, KEMAN6, MİNİK6, MARKİ6, MARKE6, MARKA6, MANİA6, MEKAN6, MERAK6, NOKRA6, RAMAK6, RAKAM6, ARENA5, AKRAN5, ERKAN5, ERKİN5, ERİKA5, EKRAN5, İNKAR5, KARNE5, KARNİ5, KENAR5

ARENA (Kelime Kökeni: Fransızca arena)

[isim]

  • Boğa güreşi, yarış, oyun vb. gösteriler yapılan alan

[mecaz]

  • Siyasi çekişmelerin geçtiği yer

AKRAN (Kelime Kökeni: Arapça aḳrān)

[isim]

  • Yaş, meslek, toplumsal durum vb. bakımından birbirine eşit olanlardan her biri, boydaş, böğür, taydaş, öğür

    Babası silik, adsız bir berberken çocuk bütün akranlarını çekerek dükkânını canlandırdı. - Necati Cumalı

ERKÂN (Kelime Kökeni: Arapça erkān)

[isim]

  • Bir topluluğun ileri gelenleri, büyükler, üstler

    Yüksek sınıf mahalle erkânını da konaklarına uğrayıp meseleden haberdar eder. - Refik Halit Karay

  • Yol, yöntem

    Onun arkasına bu yolda, bu erkânda gelmiş geçmiş ustalar, pirler vardı. - Ömer Seyfettin

[askerlik]

  • General veya amiral aşamasındaki askerler

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erkân göstermek

Birleşik Kelimeler: erkânıharbiyeiumumiye, erkânıharp, erkân kürkü, erkân minderi, adap erkân, yol erkân, hükûmet erkânı, çarıklı erkânıharp

ERKİN

[sıfat]

  • Hiçbir şarta bağlı olmayan, istediği gibi davranabilen, serbest

ERİKA

[isim]

[bitki bilimi]

  • Süpürge otu

EKRAN (Kelime Kökeni: Fransızca écran)

[isim]

  • Üzerine bir cismin ışık yoluyla görüntüsü düşürülen, saydam olmayan düz yüzey, görüntülük
  • Beyaz perde, görüntülük

[sinema]

[televizyon]

  • Televizyon camı, görüntülük

Birleşik Kelimeler: ekran koruyucu, sayfa ekran

İNKÂR (Kelime Kökeni: Arapça inkār)

[isim]

  • Yaptığını, söylediğini, tanık olduğunu saklama, gizleme, yadsıma
  • Kabul etmeme, tanımama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inkârdan gelmek
  • inkâr etmek

KARNE (Kelime Kökeni: Fransızca carnet)

[isim]

[eğitim bilimi]

  • Öğrencilere dönem sonlarında okul yönetimleri tarafından verilen ve her dersin başarı durumu ile devam, sağlık, yetenek ve genel gidiş durumlarını gösteren belge
  • Kişilerin bir haktan yararlanmaları için bir kuruluş tarafından verilen belge

    Ekmek karnesi. Vapur karnesi.

Birleşik Kelimeler: çalışma karnesi, sağlık karnesi

KARNİ (Kelime Kökeni: Fransızca cornue)

[isim]

[kimya]

  • Laboratuvarda damıtma işlerinde kullanılan, geniş karınlı, dar ve eğri boyunlu cam kap

KENAR (Kelime Kökeni: Farsça kenār)

[isim]

  • Bir şeyin, bir yerin bitiş kısmı veya yakını, kıyı, yaka

    O sırada karşı taraçadaki kadın elinde pirinç tası olduğu hâlde taraçanın kenarına kadar geldi. - Orhan Veli Kanık

  • Bir şeyi çevreleyen çizgi
  • Pervaz, çizgi, antika, baskı vb. çevre süsleri

    Bu mendilin kenarı ötekinden daha sade.

  • Merkezden uzak olan, kuytu, ıssız, sapa, tenha yer

    Ağır, ihtiyar misafirler kenarda bir odadan çıktılar. - Memduh Şevket Esendal

  • Yan

[matematik]

  • Bir biçimi sınırlayan çizgilerden her biri

    Bir üçgenin kenarları.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kenar (veya kenarını) bastırmak
  • kenara atmak
  • kenara çekilmek
  • kenarda kalmak
  • kenar gezmek
  • kenarın dilberi nazik de olsa nazenin olmaz

Birleşik Kelimeler: kenar atışı, kenar bobini, kenar mahalle, kenarortay, kenar semt, kenar suyu, kenarda köşede, kenarın dilberi, çeşitkenar, derkenar, dörtkenar, eşkenar, ikizkenar, paralelkenar

ARAMİ (Kelime Kökeni: Arapça ārāmī)

[isim]

  • MÖ 11-8. yüzyıllarda Mezopotamya'da yaşamış bir halk

ANMAK

[-i]

  • Birini veya bir şeyi akla getirerek sözünü etmek veya onu düşünmek, zikretmek, hatırlamak

    Onun bu fedakârlığını her yerde, her zaman minnetle anacağım. - Peyami Safa

[-i]

[-le]

  • Bir armağanla birinin gönlünü almak
  • Adlandırmak

    Onu, başka Tahirlerden ayırt etmek için `Temiz Tahir` diye anarlardı.

ANİME (Kelime Kökeni: Fransızca animé)

[isim]

  • Japon çizgi romanı mangaların televizyon, sinema vb. için filmleştirilmiş biçimi

ANEMİ (Kelime Kökeni: Fransızca anémie)

[isim]

[tıp]

  • Kansızlık

AKEMİ

[isim]

  • İki elemanlı mermer yapıştırıcısı