ADAMOTU ile Oluşan Kelimeler (ADAMOTU Kelime Türetme)
ADAMOTU harflerinden oluşan 39 kelime bulunuyor. ADAMOTU kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Adamotu kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
7 Harfli Kelimeler
ADAMOTU12
5 Harfli Kelimeler
DAMAT8, OTAMA7
4 Harfli Kelimeler
DUMA8, MODA8, ADAM7, DAMA7, AMUT6, ATOM6, DATA6, MUTA6, TAMU6, UTMA6, ATMA5, TAAM5
3 Harfli Kelimeler
MOD7, DUT6, DUA6, DAM6, ODA6, ADA5, MUT5, OMA5, AUT4, AMA4, MAT4, TAM4, ATA3
2 Harfli Kelimeler
DO5, OD5, AD4, OM4, AM3, MA3, OT3, TU3,
AT
- Atgillerden, binme, yük çekme, taşıma vb. hizmetlerde kullanılan, tek tırnaklı hayvan, beygir, düldül
- Satrançta, her yönde siyahtan beyaza ve beyazdan siyaha bir hane atlayarak L biçiminde hareket eden taş
Ata Sözleri ve Deyimler
- ata arpa yiğide pilav
- ata binen nalını, mıhını arar
- ata binersen Allah'ı, attan inersen atı unutma
- ata da soy gerek, ite de
- at, adımına göre değil adamına göre yürür
- ata dost gibi bakmalı, düşman gibi binmeli
- ata et, ite ot vermek
- ata eyer gerek, eyere er gerek
- at at oluncaya kadar sahibi mat olur
- at beslenirken kız istenirken
- at binenin, kılıç kuşananın
- at binicisine göre kişner
- at bulunur meydan bulunmaz, meydan bulunur at bulunmaz
- at çalındıktan sonra ahırın kapısını kapamak
- at gibi
- atı alan Üsküdar'ı geçti
- atı atasıyla, katırı anasıyla
- atım tepmez, itim kapmaz deme
- atına bakan ardına bakmaz
- atın bahtsızı arabaya düşer
- atın dorusu, yiğidin delisi
- atını sağlam kazığa bağlamak
- atın ölümü arpadan olsun
- atın ürkeği, yiğidin korkağı
- atın varken yol tanı, ağan varken el tanı
- at ile avrat yiğidin bahtına
- at izi it izine karışmak
- at koşturacak kadar
- at koşturmak
- atla arpayı dövüştürmek (veya dalaştırmak)
- atla deve değil
- atlarını itlerini nallamak
- atlar nallanırken kurbağalar ayak uzatmaz
- atlar tepişir, arada eşekler ezilir
- at nalı kadar
- at olur, meydan olmaz (veya bulunmaz), meydan olur (veya bulunur), at olmaz (veya bulunmaz)
- at oynatmak
- at ölür, itlere bayram olur
- at ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır
- at pazarında eşek osurtmuyoruz!
- atta, avratta uğur vardır
- attan düşene yorgan döşek, eşekten düşene kazma kürek
- attan inip eşeğe binmek
- at var, meydan yok
- at yedi günde, it yediği günde
- at yiğidin yoldaşıdır
Birleşik Kelimeler: at arabası, at bakıcısı, atbalığı, atbaşı, at cambazı, at donu, at gözlüğü, at gözlüklü, at hırsızı, at kestanesi, atkuyruğu, at meydanı, at sineği, banko at, çıplak at, binek atı, denizatı, Flaman atı, koşu atı, koşum atı, yarış atı
- Astatin elementinin simgesi
TA (Kelime Kökeni: Farsça tā)
-
Dek, değin, kadar, beri vb. edatlarla birlikte kullanılarak bir fiilin, bir hareketin, bir yerin, bir şeyin başladığı veya sona erdiği noktayı, zaman ve uzaklık bakımından abartmalı bir biçimde anlatan bir söz
Ta karşıda büyükannenin evine kadar götürdüler. - Yahya Kemal Beyatlı
Ata Sözleri ve Deyimler
- ta kendisi
- ta ki
- Tantal elementinin simgesi
ATA
- Baba
-
Dedelerden ve büyükbabalardan her biri
Ey kız gözüme huri görünürsün / Atan sevmez seni benden ziyade - Karacaoğlan
- Kişinin geçmişte yaşamış olan büyükleri
Ata Sözleri ve Deyimler
- atadan babadan görmek
- ata dostu oğla mirastır
- atalar çıkarayım der tahta, döner dolaşır gelir bahta
- atalar sözünü tutmayanı yabana atarlar
- ata malı mal olmaz, kendin kazanmak gerek
- atasını tanımayan Allah'ını tanımaz
Birleşik Kelimeler: atabey, ataerki, ata lira, atasarısı, atasözü
AM
- Dişilik organı
- Amerikyum elementinin simgesi
OT
-
Toprak üstündeki bölümleri odunlaşmayıp yumuşak kalan, ilkbaharda bitip bir iki mevsim sonra kuruyan küçük bitkiler
Etrafımızda uzun otlar, yalçın kayalar vardı. - Aka Gündüz
-
Bu bitkilerle yapılmış veya bu bitkilerle doldurulmuş
Ranzalardan birinin üst yatağında bir ot şilte üzerinde, soyunmadan uzanan ve iki eli ensesinin altında düşünen ben. - Necip Fazıl Kısakürek
- Zehir
- İlaç
- Esrar
Ata Sözleri ve Deyimler
- ot gibi
- ot gibi yaşamak
- ot tutunmak
- otu çek köküne bak
- ot yoldurmak
Birleşik Kelimeler: otobur, otyiyenler, acı ot, karacaot, sütlü ot, abdestbozan otu, adamotu, ağı otu, ağızotu, altın otu, andız otu, ardıç otu, avcı otu, ayrık otu, bağırsak otu, balık otu, bambul otu, ban otu, basur otu, beşparmak otu, bit otu, boğan otu, boy otu, burun otu, canavar otu, ciğer otu, çalgıcı otu, çayır otu, çiriş otu, çivit otu, çöreotu, çörek otu, dağ dalak otu, dalak otu, danakıran otu, deli otu, dereotu, dilotu, diş otu, dolama otu, dolma otu, domuz ayrık otu, domuz otu, dulaptal otu, dulavrat otu, eğir otu, eğrelti otu, engerek otu, esrar otu, eşek otu, evliya otu, fare otu, fıtık otu, gebre otu, gelin otu, geyik otu, göbek otu, güzelavrat otu, hamam otu, hasır otu, horozcuk otu, İdris otu, imparator otu, kabakulak otu, kanarya otu, kandıra otu, kan otu, kartallı eğrelti otu, kasık otu, kaşık otu, kedi otu, kelebek otu, kene otu, kıl otu, kırlangıç otu, kokulu çayır otu, kovan otu, koyun otu, kuduz otu, kum otu, kurbağa otu, kurşun otu, kuş otu, küstüm otu, limon otu, lohusa otu, marsıvan otu, mayasıl otu, melek otu, mercan otu, meyhaneci otu, misk otu, mübarek otu, nevruz otu, nezle otu, oğul otu, Oltu otu, ökse otu, öksürük otu, ölmez otu, pamuk otu, panzehir otu, pelin otu, pire otu, pisik otu, pisipisi otu, sabun otu, sakar otu, sancı otu, sarımsak otu, sedef otu, selam otu, semizotu, sıçanotu, sıraca otu, siğil otu, sinir otu, solucan otu, sökü otu, süpürge otu, süt otu, şerbetçi otu, şeytan otu, şifa otu, tarak otu, taşkıran otu, tavşancıl otu, turp otu, tükürük otu, türüz otu, tüylü dalak otu, uyuz otu, yakı otu, yapışkan otu, yara otu, yavşan otu, yoğurt otu, yüksük otu, zemberek otu, zembil otu, ciğer otları, sinir otları
TU
-
Tuh
Tu, böyle mi olacaktı!
Birleşik Kelimeler: tu kaka
UT
- Utanma duygusu
Birleşik Kelimeler: ut açıcı, ut yeri
-
Klasik Türk müziği araçlarından, iri karınlı, kirişli, mızrapla çalınan bir çalgı
Ferhunde, burada sevdiği bir ut muallimiyle evlenip bahtiyar olmuştu. - Reşat Nuri Güntekin
AUT (Kelime Kökeni: İngilizce out)
-
Dış
Aut çizgisinden nefis bir orta... - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- auta atmak
- auta çıkmak
ÂMÂ (Kelime Kökeni: Arapça aʿmā)
- Görme engelli
-
Çelişkili ve tutarsız iki cümleyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz, amma, lakin, velakin
Para kazanmayı hiç sevmiyordu ama hesapsız harcamaya bayılıyordu. - Necati Cumalı
-
Uyarma veya şartlı bir ifade niteliğinde olan bir cümleyi, başka bir cümleye bağlamaya yarayan bir söz
Fala inanmam ama fırsat bulursam baktırmadan da yapamam. - Kemal Tahir
-
Beklenmeyen bir sonucu anlatan iki cümleyi onun sebebi durumunda olan cümleye bağlayan bir söz
Gerçi yeni nesil, eskiyi öğrenmekte bir fayda görmüyor ama ben gene de yazayım. - Burhan Felek
-
Bir yargıyı veya bir buyruğu pekiştirmek için de kullanılan bir söz
Güzel ama güzel bir söz söyledi.
-
Bazen dikkati çekmek için cümlenin sonuna getirilen bir söz
Gerçi vekillerden bazıları yerli yerinde duruyordu ama! - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- ama ne
- aması maması yok!
- aması var
MAT (Kelime Kökeni: Farsça māt)
- Satranç oyununda taraflardan birinin yenilgisi
Ata Sözleri ve Deyimler
- mat etmek
- mat olmak
Birleşik Kelimeler: şah mat
- Parlak olmayan, donuk
Birleşik Kelimeler: ipek matı
TAM (Kelime Kökeni: Arapça tāmm)
-
Eksiksiz, kesintisiz
Tam iki saat yalandan tamirle uğraştım. - Aka Gündüz
- Bütün, tüm
- En elverişli, en uygun
-
Tıpkı
Tam istediğim gibi davrandın.
-
O sırada, o anda
Tam mağazaya girecekken arkadaşım çağırdı.
-
Gerçek, kusursuz
Reşit Galip tam bir idealist gibi öldü. - Orhan Seyfi Orhon
- Ehliyetli, yetkin
- Amerikan doları
Ata Sözleri ve Deyimler
- tam adamına çatmak
- tam adamını bulmak (veya adamına düşmek)
- tam gelmek (veya olmak)
- tam maaşla tekaüt (veya emekli)
- tam üstüne basmak
Birleşik Kelimeler: tam açı, tam algı, tam altın, tam anlamıyla, tam asalak, tam bakım, tam bilet, tam bölen, tam ekmek, tam er, tam gaz, tam gün, tam kafiye, tamkare, tam manasıyla, tam mesai, tam not, tam otomatik, tam pansiyon, tam sayı, tam sırası, tam siper, tamtakır, tam tamına, tam tarife, tam yol, aklı tam ayar, ortak tam bölen, tamı tamına
AD
-
Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim, nam
Görmediniz mi, adını söyleyince herkes put kesiliyor. - Ahmet Hamdi Tanpınar
- Herkesçe tanınmış veya işitilmiş olma durumu
- Canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelime, isim
Ata Sözleri ve Deyimler
- ad almak
- ad çekmek
- adı (bile) olmamak
- adı batası (veya batasıca)
- adı batmak
- adı bile okunmamak
- adı çıkmak
- adı çıkmış dokuza, inmez sekize
- adı deliye çıkmak
- adı duyulmak
- adı geçmek
- adı gibi bilmek
- adı kaldırılmak
- adı kalmak
- adı karışmak
- adı kötüye çıkmak
- adını ...-ye çıkarmak
- adını ağzına abdestle almak
- adını ağzına almamak
- adını anmak
- adını bağışlamak
- adını çıkarmak
- adını kirletmek (veya lekelemek)
- adını koymak
- adını taşımak
- adını vermek
- adı olmak
- adı var
- ad koymak
- ad takmak
- ad vermek
- ad yapmak
Birleşik Kelimeler: ad aktarması, ad bilimi, ad cümlesi, ad çekimi, ad çekme, ad durumu, ad gövdesi, ad kökü, ad tabanı, ad tamlaması, addan türeme ad, addan türeme eylem, adı belirsiz, adı sanı, adı üstünde, adına, adıyla sanıyla, adlar dizgesi, adlı adıyla, bayramlık ad, birleşik ad, eylemden türeme ad, kısma ad, küçük ad, ön ad, özel ad, somut ad, soyut ad, takma ad, türemiş ad, yalın ad, aile adı, göbek adı, kod adı, soyadı, tanıtma adı, topluluk adı, yer adı, kendi adına
- Sayma
- Sayılma
Birleşik Kelimeler: addetmek, addolunmak
OM
- Kemiklerin toparlak ucu
- Elektrikte iletkenin direnç birimi
ATMA
-
Atmak işi
Yolda giderken balgamını herkesin geçtiği yola atmayı çok doğal sayanı neden seveyim? - Adalet Ağaoğlu
Birleşik Kelimeler: cirit atma, çekiç atma, disk atma, gülle atma
TAAM (Kelime Kökeni: Arapça ṭaʿām)
-
Yemek, yiyecek
Yemekte salçalı bir taam vardı. - Burhan Felek
Ata Sözleri ve Deyimler
- taam etmek
Birleşik Kelimeler: cennet taamı