ACAYİPLEŞME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ACAYİPLEŞME harflerini içeren 5 harfli 43 kelime bulunuyor. 5 harfli ACAYİPLEŞME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Acayipleşme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Acayipleşme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

PİŞME13, PEŞLİ12, ŞİLEP12, ŞAPEL12, YAPMA12, CALİP12, CELEP12, EPEYİ11, YEMCİ11, YEMİŞ11, YEŞİM11, YALPA11, YAŞAM11, CAYMA11, ŞAYİA10, YEŞİL10, ACEMİ9, ALMAŞ9, EŞLEM9, İŞEME9, İŞLEM9, İCMAL9, İMECE9, MALCA9, MELCE9, MELEŞ9, MECAL9, ŞİMAL9, ŞİLEM9, ŞAMİL9, CAMİA9, CEMİL9, CEMAL9, ACELE8, EYLEM8, EMAYE8, MEYİL8, MALYA8, YELME8, AMELİ6, AMELE6, İMALE6, MAİLE6

AMELÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿamelī)

[sıfat]

  • Uygulamalı

    Kitaplardan gelen fikirler nazari, yaşanan fikirler ise amelîdir. - Mehmet Kaplan

AMELE (Kelime Kökeni: Arapça ʿamele)

[isim]

  • Gündelikle çalışan işçi

    Tuğla harmanındaki ameleler etrafı aradılar. - Sait Faik Abasıyanık

Birleşik Kelimeler: amele pazarı, amele taburu, amele yanığı, tanzifat amelesi

İMALE (Kelime Kökeni: Arapça imāle)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir tarafa yatırma, eğme

[edebiyat]

  • Aruz vezninde kısa okunması gereken heceyi ölçüye uydurmak için uzun okuma, zihaf karşıtı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imale etmek
  • imale yapmak

MAİLE (Kelime Kökeni: Arapça māʾile)

[isim]

[eskimiş]

[coğrafya]

  • Aklan

ACELE (Kelime Kökeni: Arapça ʿacele)

[sıfat]

  • Hızlı yapılan, çabuk, tez, ivedi

    Adam, acele adımlarla tekrar geri dönüyor, süratle merdivenlerden iniyor. - Esat Mahmut Karakurt

[zarf]

  • Vakit geçirmeden, tez olarak

    Acele, bir karar vermek ihtiyacındayım. - Peyami Safa

[isim]

  • Tez davranma gerekliliği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • acele etmek
  • acele ile menzil alınmaz
  • acele işe şeytan karışır
  • acelesi olmak
  • aceleye gelmek
  • aceleye getirmek
  • acele yürüyen yolda kalır

Birleşik Kelimeler: acele posta

EYLEM

[isim]

  • Eyleme işi, fiil, hareket, aksiyon

    Günler, düzenlenen eylemlerin baş döndürücü heyecanıyla hızla akıp geçiyordu. - Ahmet Ümit

  • Bir durumu değiştirme veya daha ileriye götürme yönünde etkide bulunma çabası

    Eyleme beraber girersiniz, siz sonuca ulaşmayı düşünürsünüz, onlar ulaşmadan paylaşmayı. - Attila İlhan

[dil bilgisi]

  • Fiil

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eylemde bulunmak
  • eyleme geçmek
  • eylem koymak

Birleşik Kelimeler: addan türeme eylem, eylem planı, eylemden türeme eylem, eylemden türeme ad, dizi eylem, ek eylem, olumlu eylem, olumsuz eylem, yardımcı eylem, yöneylem, tezlik eylemi, yakınlık eylemi, yaklaşma eylemi

EMAYE (Kelime Kökeni: Fransızca émaillé)

[sıfat]

  • Üzeri emayla kaplanmış olan

    Emaye tencere.

[isim]

  • Fotoğrafçılıkta ışığa karşı hassas malzeme

MEYİL (Kelime Kökeni: Arapça meyl)

[isim]

  • Eğiklik, eğim, akıntı

    Fazılpaşa Yokuşu'nda akşam olurken, tatlı bir meyille denize uzanan kırmızı damların üzeri kararır. - Halide Edip Adıvar

  • Eğilim

[mecaz]

  • İlgi, gönül verme

    Beni görüp yönün öte döndürme / Yine gitmez meylim sendedir sende - Pir Sultan Abdal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • meyil vermek
  • meyli olmak

Birleşik Kelimeler: meyletmek, meylettirmek

MALYA

[isim]

  • Deniz dibinde otlara takılmış oltayı kurtarmaya ve deniz derinliklerinden ağ, halat, sicim vb. şeyleri çıkarmaya yarayan dört tırnaklı demir

YELME

[isim]

  • Yelmek işi
  • Yırtmaçlı zırh

ACEMİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿacemī)

[sıfat]

  • Bir işin yabancısı olan, eli işe alışmamış, bir işi beceremeyen

    Belli ki her şey, hem de en acemi tarafından, işlerin nihayetinde uydurulmuş, zekâsız mizansenlerden ibaret. - Necip Fazıl Kısakürek

  • İşinde, mesleğinde yeni olan, toy

    Acemi balıkçının ağından balıklar nasıl kaçarsa sen de zamanları öyle kaçırdın. - Nazım Hikmet

  • Bir yere, bir şeye yabancı olan

    Anlaşılan sen İstanbul'un acemisi olmalısın. - Osman Cemal Kaygılı

[isim]

[tarih]

  • Saraya yeni alınmış cariye

Ata Sözleri ve Deyimler

  • acemi katır kapı önünde yük indirir
  • acemi nalbant gâvur eşeğinde öğrenir

Birleşik Kelimeler: acemi ağası, acemi birliği, acemi çaylak, acemi er, acemi ocağı, acemi oğlanı

ALMAŞ

[isim]

  • İki veya daha çok şeyin sıra ile değiştirilerek kullanılması veya kendiliğinden değişerek çalışması, keşikleme, münavebe

[mantık]

  • Birinin doğru olması ötekinin yanlışlığını gerektiren iki önermenin oluşturduğu sistem

EŞLEM

[isim]

  • Kopya

İŞEME

[isim]

  • İşemek işi

Birleşik Kelimeler: albümin işeme

İŞLEM

[isim]

  • Bir işi sonuçlandırmak için yapılan iş veya uygulamaların hepsi, muamele, muamelat
  • Bir amaca ulaşmak için tutulan yol, prosedür

[ekonomi]

  • Nakit veya menkul değerleri kullanarak alım satım, takas, borçlanma vb. piyasa hareketi

[kimya]

  • Madde üzerinde her türlü değişim yapma işi, muamele

[kimya]

  • Ham veya ara malları ve maddeleri fiziksel, kimyasal değişikliklerle daha uygun, kullanılır duruma getirme, muamele

[matematik]

  • Sayıları karşı karşıya getirip belirli birtakım kurallara uygun olarak birbiri üzerine etkilendirme yöntemi

    Her işlem yeni bir sayı bulmaya varır.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • işleme koymak
  • işlem görmek

Birleşik Kelimeler: işlem hacmi, aritmetik işlem, bilgi işlem, dört işlem, ısıl işlem, veri işlem, borsa işlemi, çıkış işlemi, döviz işlemi, giriş işlemi