ABARTMASIZ Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

ABARTMASIZ harflerini içeren 6 harfli 25 kelime bulunuyor. 6 harfli ABARTMASIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ABASIZ13, ZABITA12, ARASIZ11, AZITMA11, BARSAM10, MARAZA10, ABRAMA9, ABARTI9, MARABA9, MATBAA9, RABITA9, TIRSMA9, ARITMA8, ASMARA8, AMASRA8, BARATA8, MASTAR8, MASARA8, TARABA8, TASARI8, ARATMA7, ARASTA7, ARASAT7, MATARA7, TARAMA7

ARATMA

[isim]

  • Aratmak işi

ARASTA (Kelime Kökeni: Farsça ārāste)

[isim]

[eskimiş]

  • Çarşılarda veya alışveriş bölgelerinde aynı işi yapan esnafın bir arada bulunduğu bölüm

    Belediye çavuşu yanında jandarma onbaşısı, çarşıyı ve arastaları dolaşmış, esnafa kepenk kapattırmıştır. - Tarık Buğra

ARASAT (Kelime Kökeni: Arapça ʿaraṣāt)

[isim]

  • Müslüman inanışına göre, kıyamet günü bütün ölülerin dirilip toplanacakları yer

MATARA (Kelime Kökeni: Arapça miṭhare)

[isim]

  • Yolculukta ve askerlikte kullanılan, boyna veya bele asılı olarak taşınan, genellikle aba, deri veya metalden yapılmış su kabı

    Çatlağın ilerisindeki kaynaktan da mataralara su doldurulmuş. - Aka Gündüz

TARAMA

[isim]

  • Taramak işi
  • Balık yumurtası ile yapılan bir meze türü

    Tuzlu bademler, fıstıklar, fındıklar, kızarmış sucuklar, küçük börekler, tarama gibi şeylerden çimleniyorum. - Burhan Felek

[sıfat]

  • Gölgeleri yol yol ve çizgi çizgi olan (resim, harita)

Birleşik Kelimeler: arama tarama, mayın arama tarama gemisi, arazi taraması, sağlık taraması

ARITMA

[isim]

  • Arıtmak işi

Birleşik Kelimeler: arıtma ünitesi

AMASRA

[isim]

  • Bartın iline bağlı ilçelerden biri

BARATA (Kelime Kökeni: İtalyanca barretta)

[isim]

  • Bilim doktorları ile kardinallerin giydikleri dört köşe külah veya başlık

[tarih]

  • Osmanlı sarayında genellikle bostancıların, baltacı ve kapıcıların giydikleri, kırmızı çuhadan yapılmış, ucu kıvrık, uzunca başlık

MASTAR (Kelime Kökeni: Arapça maṣdar)

[isim]

[dil bilgisi]

  • Fiilin -mak / -mek veya -ma / -me ekleri alan ve ad gibi kullanılan biçimi, eylemlik: al-mak, üşü-mek, bul-ma, gör-me, vb

[isim]

  • Sıvacı ve duvarcıların cetvel gibi kullandıkları uzun, ensiz ve düz tahta

MASARA (Kelime Kökeni: Arapça maʿṣara)

[isim]

[eskimiş]

  • Küçük, dar yer veya hücre

    Adına masara denen ayakyolu gibi taş bir hücreye yatırmışlar. - Reşat Nuri Güntekin

TARABA

[isim]

[halk ağzında]

  • Tahta perde

TASARI

[isim]

  • Olması veya yapılması istenen bir şeyin zihinde aldığı biçim

    Kafamdaki hayaller ve tasarılar epeyce açık saçık şeylerdi. - Halide Edip Adıvar

[hukuk]

  • Hukuki bir işlemin, o işlemi yapmakla yetkili kurul veya organ önüne getirildiği andaki durumu, üstünde görüşme ve oylama yapılabilir durumdaki metin, layiha

    Bütçe Kanunu tasarısı üzerine yazdığım bir yazı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: tasarı geometri, kanun tasarısı, yasa tasarısı

ABRAMA

[isim]

  • Abramak işi

ABARTI

[isim]

  • Bir şeyi, bir olayı olduğundan büyük veya çok gösterme, mübalağa

MARABA

  • Ortakçı