ALLAH harflerinden oluşan 11 kelime bulunuyor. ALLAH kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Allah kelimesinin anlamı nedir? Allah ile başlayan kelimeler. Allah ile biten kelimeler. İçinde allah olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
5 Harfli Kelimeler
ALLAH9
4 Harfli Kelimeler
HALA8, LALA4
3 Harfli Kelimeler
AHA7, HAL7, ALA3, LAL3
2 Harfli Kelimeler
AH6, HA6, AL2, LA2
AL
[isim]
-
Kanın rengi, kızıl, kırmızı
[sıfat]
-
Bu renkte olan
Al bayrak. Al çuha.
[sıfat]
Ata Sözleri ve Deyimler
- al elmaya taş atan çok olur
- al giymedim ki alınayım
- al gömlek gizlenemez
- alı alına, moru moruna
- alı al, moru mor
- al kanlara boyanmak
- al kiraz üstüne kar yağmış
Birleşik Kelimeler: albasma, albastı, al bayrak, alkarısı, al sancak, alyuvar
[isim] [eskimiş]
-
Aldatma, düzen, tuzak, hile
Ata Sözleri ve Deyimler
- al ile aslan tutulur, güç ile sıçan tutulmaz
[kimya]
-
Alüminyum elementinin simgesi
LA
(Kelime Kökeni: İtalyanca la)
[isim] [müzik]
-
Gam dizisinde `sol` ile `si` arasındaki ses
[kimya]
-
Lantan elementinin simgesi
ÂLÂ
(Kelime Kökeni: Arapça aʿlā)
[sıfat]
Birleşik Kelimeler: arşıâlâ, ne âlâ, pekâlâ, dik âlâsı
[sıfat]
-
Karışık renkli, çok renkli, alaca
Ala kilim eskimiş.
[isim]
[halk ağzında]
-
Açık kestane renginde olan, ela (göz)
[isim] [halk ağzında]
-
Kekliğin boynundaki siyah halka
Ata Sözleri ve Deyimler
- ala keçi her vakit püsküllü oğlak doğurmaz
Birleşik Kelimeler: alabacak, alabalık, alabaş, alaçam, ala gün, alakarga, ala sulu, alatav, dağ alası, deniz alası, göl alası
LAL
(Kelime Kökeni: Farsça lāl)
[sıfat]
-
Dili tutulmuş, konuşamaz duruma gelmiş
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: lalüebkem
[isim] [eskimiş]
-
Parlak kırmızı renkte, billurlaşmış, saydam bir alüminyum oksidi olan değerli bir taş
[sıfat]
LALA
(Kelime Kökeni: Farsça lālā)
[isim] [eskimiş]
[tarih]
-
Şehzadelerin özel eğitmenleri
[ünlem]
-
Padişahların vezirlerine seslenirken kullandıkları bir söz
Ata Sözleri ve Deyimler
AH
[isim]
[ünlem]
[ünlem]
-
(a:h) Ağrı, acı duyulduğunda söylenen bir söz
Ah başım!
Ata Sözleri ve Deyimler
- ah alan onmaz
- ah almak
- ah çekmek
- ah etmek
- ahı çıkmak
- ahını almak
- ahını yerde koymamak
- ahı tutmak
- ahı yerde kalmamak
- ah yerde kalmaz
Birleşik Kelimeler: ah vah, ahuvah
HA
[ünlem]
[bağlaç]
[bağlaç]
[edat] [kaba konuşmada]
[teklifsiz konuşmada]
-
(ha:) Soru bildiren bir söz
Sen de geldin ha?
Ata Sözleri ve Deyimler
- ha babam (ha)
- ha babam de babam
- ha bire
- ha deyince
- ha gayret
- ha şöyle
- ha şunu bileydin
[kimya]
-
Hahniyum elementinin simgesi
AHA
[edat] [halk ağzında]
-
İşte
Bizim köy aha şuracıkta!
HÂL
(Kelime Kökeni: Arapça ḥāl)
[isim]
[mecaz]
[dil bilgisi]
Ata Sözleri ve Deyimler
- ... hâline gelmek
- hâlden anlamak (veya bilmek)
- hâle yola koymak
- hâl hâlin yoldaşıdır
- hâl hatır (veya hâlini hatırını) sormak
- hâli (veya hâlleri) duman olmak
- hâli harap olmak
- hâli kalmamak
- hâline bakmamak
- hâline köpekler bile güler
- hâlini almak
- hâli tavrı yerinde
- hâli üzere
- hâli vakti yerinde
Birleşik Kelimeler: hâl değişimi, hâl dili, hâl eki, hâl tercümesi, hâl ulacı, hâlihazır, arzuhâl, behemehâl, fevkalade hâl, hasbihâl, her hâlükârda, hüsnühâl, ilmihâl, iyi hâl, lisanıhâl, medeni hâl, olağanüstü hâl, seferî hâl, tercümeihâl, yalın hâl, aksi hâlde, fena hâlde, herhâlde, her hâlde, o hâlde, şu hâlde, ay hâli, insan hâli, insanlık hâli, isim hâli, keyif hâli, nez hâli, vasıta hâli, yönelme hâli, yükleme hâli, kendi hâlinde, koro hâlinde, orta hâlli
[isim] [eskimiş]
Birleşik Kelimeler: hal çaresi, halletmek, hallihamur, hallolmak, hallolunmak
[isim]
-
Sebze, meyve, bakliyat vb.nin satıldığı yer
[isim] [tarih]
Birleşik Kelimeler: haletmek
HALA
(Kelime Kökeni: Arapça ḫāle)
[isim]
-
Babanın kız kardeşi, bibi
Birleşik Kelimeler: hala kızı, hala oğlu, halazade
[zarf]
Ata Sözleri ve Deyimler
ALLAH
(Kelime Kökeni: Arapça allah)
[isim]
-
Kâinatta var olan her şeyi yaratan, koruyan, tek ve yüce varlık, Tanrı
Ata Sözleri ve Deyimler
- Allah!
- Allah'a (bin) şükür
- Allah'a bir can borcu var
- Allah'a emanet
- Allah'a emanet ol (veya olun)
- Allah'a ısmarladık
- Allah'a yalvar
- Allah'ın adamı
- Allah'ın belası
- Allah'ın bildiği kuldan saklanmaz
- Allah'ın binasını yıkmak
- Allah'ın cezası
- Allah'ından bulsun
- Allah'ın emri
- Allah'ın evi
- Allah'ın gazabı
- Allah'ın günü
- Allah'ın hikmeti
- Allah'ını seversen
- Allah'ın işine bak
- Allah'ın kulu
- Allah'tan
- Allah'tan kork!
- Allah'tan korkmaz
- Allah'tan umut kesilmez
- Allah (binbir) bereket versin
- Allah (seni) inandırsın
- Allah (veya Allah'ı) var
- Allah acısını unutturmasın
- Allah akıl fikir (veya akıllar) versin
- Allah Allah!
- Allah aratmasın
- Allah artırsın
- Allah bağışlasın
- Allah bahtından güldürsün
- Allah bal mumu yakana bal mumu, yağ mumu yakana yağ mumu verir
- Allah bana, ben de sana
- Allah belasını versin
- Allah beterinden saklasın (veya esirgesin)
- Allah bilir
- Allah bilir ama kul da sezer
- Allah bir dediğinden başka sözüne inanılmaz
- Allah bir yastıkta kocatsın
- Allah büyüktür
- Allah canını alsın
- Allah cezasını vermesin (veya versin)
- Allah dağına göre kar verir
- Allah derim
- Allah dirlik düzenlik versin
- Allah dokuzda verdiğini sekizde almaz
- Allah dört gözden ayırmasın
- Allah düşmanıma vermesin
- Allah ecir sabır versin
- Allah eksik etmesin
- Allah eksikliğini göstermesin
- Allah emeklerini eline vermesin
- Allah esirgesin (veya saklasın)
- Allah etmesin
- Allah gecinden versin
- Allah göstermesin
- Allah gümüş kapıyı kaparsa altın kapıyı açar
- Allah hakkı için
- Allah Halil İbrahim bereketi versin
- Allah hayırlı etsin
- Allah herkesin gönlüne göre versin
- Allah hoşnut olsun
- Allah için
- Allah iki iyilikten birini versin
- Allah iyiliğini (veya layığını) versin
- Allah kahretsin
- Allah kardeşi kardeş yaratmış, kesesini ayrı yaratmış
- Allah kavuştursun
- Allah kazadan beladan saklasın
- Allah kerim
- Allah kısmet ederse
- Allah korusun (veya saklasın)
- Allah kulundan geçmez
- Allah kulunu kısmeti ile yaratır
- Allah kuru iftiradan saklasın
- Allah manda şifalığı versin
- Allah mübarek etsin
- Allah müstahakını versin
- Allah ne verdiyse
- Allah ömürler versin
- Allah övmüş de yaratmış
- Allah rahatlık versin
- Allah rahmet eylesin
- Allah rızası için
- Allah sabırlı kulunu sever
- Allah sağ gözü (veya eli) sol göze (veya ele) muhtaç etmesin
- Allah selamet versin
- Allah senden razı olsun
- Allah seni (veya sizi) inandırsın
- Allah sevdiğine dert verir
- Allah son gürlüğü versin
- Allah sonunu hayır etsin
- Allah taksiratını affetsin
- Allah tamamına erdirsin (veya eriştirsin)
- Allah tekrarına erdirsin
- Allah utandırmasın
- Allah vere de
- Allah verince kimin oğlu, kimin kızı demez
- Allah verirse el getirir, sel getirir, yel getirir
- Allah vermesin
- Allah versin
- Allah yarattı dememek
- Allah yazdı ise bozsun
- Allah yürü ya kulum demiş
- Allah zihin açıklığı versin
- Allah ziyade etsin
Birleşik Kelimeler: Allah aşkına, Allah taksimi, Allah vergisi, Allah yapısı, Allahualem, Allahuteala, evelallah, evvelallah
[isim] [mecaz]
Ata Sözleri ve Deyimler
- allahı çok, insanı az bir yer