ALAŞEHİR Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



ALAŞEHİR harflerini içeren 4 harfli 37 kelime bulunuyor. 4 harfli ALAŞEHİR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AHŞA11, HAŞA11, ŞERH11, AHAR8, AHİR8, EHLİ8, EHİL8, HELA8, HİLE8, HAİL8, HALA8, HALE8, HALİ8, HARA8, HARE8, İLAH8, REHA8, ARŞE7, AŞAR7, AŞİR7, ERİŞ7, EŞLİ7, İŞAR7, İAŞE7, LAŞE7, RAŞE7, RAŞİ7, ŞİAR7, ŞİLE7, ŞERİ7, ŞAİR7, ŞALE7, ŞALİ7, AİLE4, ERİL4, İARE4, LİRA4


AİLE (Kelime Kökeni: Arapça ʿaʾile)


[isim] [toplum bilimi]
  • Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik

    Birbirlerine nasıl tutkun, yangın bir aile olduklarını sayıp döktü. - Lâtife Tekin

[halk ağzında]
  • Eş, karı

Birleşik Kelimeler: aile adı, aile bahçesi, aile bütçesi, aile doktoru, aile dostu, aile fotoğrafı, aile gazinosu, aile hayatı, aile hekimi, aile hukuku, aile ismi, aile mahkemesi, aile matinesi, aile meclisi, aile ocağı, aile planlaması, aile reisi, aile saadeti, büyük aile, çekirdek aile, koruyucu aile, köklü aile


ERİL


[sıfat] [dil bilgisi]
  • Bazı dillerde erkek cinsten sayılan (kelime), müzekker

İARE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāre)


[isim] [eskimiş]
  • Eğreti, ödünç

    Bu iare tuvaletiyle kendi güzelliğinin gururunu da feda ederek bahçeye çıktı. - Peyami Safa


LİRA (Kelime Kökeni: İtalyanca lira)


[isim]
  • Yüz kuruş değerinde Türk para birimi, teklik

    Bu pazarlığın yapıldığı zamanda liranın kıymeti vardı. - Refik Halit Karay

[eskimiş]
  • Yedi gram ağırlığında altın sikke, liralık, sarı lira

Birleşik Kelimeler: ata lira, sarı lira


ARŞE (Kelime Kökeni: Fransızca archet)


[isim]
  • Tren, troleybüs, tramvay vb. elektrikle işleyen taşıtlarda telden elektrik akımı almaya yarayan, yukarıya doğru uzanmış demir yay
[müzik]
  • Keman yayı

AŞAR (Kelime Kökeni: Arapça aʿşār)


[isim] [eskimiş] [ekonomi]
  • Türkiye’de 1925 yılına kadar tarımsal ürünün onda biri oranında aynî olarak alınan vergi
[matematik]
  • Ondalık
[tarih]
  • Ondalık

AŞİR (Kelime Kökeni: Arapça ʿaşr)


[isim] [eskimiş] [din bilgisi]
  • Bir dinî tören sırasında veya cemaatle namaz kılınıp dua edildikten sonra okunan Kur'an ayetleri

ERİŞ


[isim]
  • Erme işi

    Bu makama eriş, ona, bir devlet reisinin tahtına veya koltuğuna kurulmuş gibi bir his verir. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


EŞLİ


[sıfat]
  • Eşi olan
[zarf]
  • Eşi ile birlikte

Birleşik Kelimeler: çok eşli, tek eşli


İŞAR (Kelime Kökeni: Arapça işʿār)


[isim] [eskimiş]
  • Yazı ile bildirme

İAŞE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāşe)


[isim] [eskimiş]
  • Yedirip içirme, besleme, bakma

    İaşe son derece fena idi, açıkçası kıtlık vardı. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iaşe etmek

Birleşik Kelimeler: iaşe ve ibate


LAŞE (Kelime Kökeni: Farsça lāşe)


[isim] [eskimiş]
  • Leş

RAŞE (Kelime Kökeni: Arapça raʿşe)


[isim] [eskimiş]
  • Titreyiş, ürkme

    Doktor Hikmet, ilk defa olarak ölüm korkusunun raşesini ta yüreğinin içinde hissetti. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


RAŞİ (Kelime Kökeni: Arapça rāşī)


[isim] [eskimiş]
  • Rüşvet veren kimse

    Rüşvet yiyene mürteşi, rüşvet verene de raşi denir. - Burhan Felek


ŞİAR (Kelime Kökeni: Arapça şiʿār)


[isim] [eskimiş]
  • Duyuş, düşünüş ve inanıştaki ayırıcı özellik, belgi

    Bütün o devirlerde topların ve kolların şiarı bu Türk sözüydü: Zorlara dağlar dayanmaz! - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şiar edinmek