AKÇAAĞAÇGİLLER Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



AKÇAAĞAÇGİLLER harflerini içeren 5 harfli 44 kelime bulunuyor. 5 harfli AKÇAAĞAÇGİLLER kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇAĞLA15, ARGAÇ12, AĞLAK12, ÇELGİ12, GERÇİ12, İLGEÇ12, ÇİÇEK11, ÇERÇİ11, ÇEKİÇ11, GAİLE9, GELİR9, KARGA9, KAGİR9, LAGAR9, LEGAL9, ARKAÇ8, ALÇAK8, ÇİLEK8, ÇARKA8, ÇAKAL8, ÇAKAR8, ÇAKER8, ÇAKRA8, ÇALAK8, ÇALAR8, ÇELİK8, İÇREK8, KİREÇ8, KRAÇA8, KAÇAR8, KALÇA8, LAÇKA8, ARAKA5, ALKİL5, AKALA5, ALAKA5, ERKLİ5, ERLİK5, ERİKA5, ELLİK5, İLKEL5, KİLER5, KELLİ5, RALLİ5


ARAKA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [bitki bilimi]
  • İri taneli bezelye

ALKİL (Kelime Kökeni: Fransızca alkyle)


[isim] [kimya]
  • Alkol kökü

AKALA


[isim]
  • Amerikan tohumundan yurdumuzda üretilen bir tür pamuk

ALAKA (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāḳa)


[isim]
  • İlgi

    Sporla alakası var, dedimse öyle sıkı fıkı bir alaka değil. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaka (veya alakasını) çekmek (veya toplamak veya uyandırmak)
  • alaka duymak
  • alakayı (veya alakasını) kesmek

Birleşik Kelimeler: kelalaka


ERKLİ


[sıfat]
  • Bir şeyi yapmaya, başarmaya gücü yeten, nüfuzlu, muktedir, kadir

ERLİK


[isim]
  • Erkeklik, yiğitlik
[askerlik]
  • Er olma durumu

ERİKA


[isim] [bitki bilimi]
  • Süpürge otu

ELLİK


[isim] [halk ağzında]
  • Eldiven
[denizcilik]
  • Yelken dikenlerin kullandığı, madenî yüksüğü olan meşin eldiven

İLKEL


[sıfat]
  • İlk durumunda kalmış olan, gelişmesinin başında bulunan, iptidai, primitif

    Tiyatro yönetimi ve sahne düzeni her bakımdan ilkel, çağın koşullarına uygun olarak bozuktu. - Metin And

[isim]
  • Özellikle XIV-XV. yüzyıllarda İtalyan ressamlarına, Orta Çağ sonlarında Avrupa ressamlarına verilen ad
[mecaz]
  • Eğitimsiz, kültürsüz, görgüsüz
[felsefe]
  • Zaman bakımından en eski olan, iptidai, primitif

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilkel kalmak

Birleşik Kelimeler: ilkel memeliler, ilkel toplum


KİLER (Kelime Kökeni: Farsça kilār)


[isim]
  • Evlerde yiyecek, içecek ve erzakın saklandığı oda, ambar veya dolap

    Kileri kilitlemezdi, paraları meydanda dururdu. - Ömer Seyfettin


KELLİ


[edat] [halk ağzında]
  • `Sonra` edatı gibi, çıkma durumundaki sözlerin ardı sıra geldiğinde birbirine bağladığı iki yargıdan birincisini zorlayıcı bir sebep olarak gösteren bir söz

    Sen meram ettikten kelli, tekeden süt çıkarırım, ağam! diyordu. - Halikarnas Balıkçısı


RALLİ (Kelime Kökeni: İngilizce rally)


[isim]
  • Yarışmacıların otomobille belli yolları izleyerek ve özel kurallara uyarak belirli bir yere ulaşmalarına dayanan otomobil yarışı

ARKAÇ


[isim] [halk ağzında]
  • Ağıl

ALÇAK


[sıfat]
  • Yerden uzaklığı az olan, yüksek karşıtı

    Kaşlarını çatarak bakakaldı dairenin alçak balkonuna. - Elif Şafak

[mecaz]
  • Bile bile en kötü, en ahlaksızca davranışlarda bulunan, aşağılık, soysuz, namert, rezil, hain

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alçaktan uçmak
  • alçak uçan yüce konar, yüce konan alçak uçar
  • alçak yerde tepecik kendisini dağ sanır
  • alçak yerde yatma sel alır, yüksek yerde yatma yel alır
  • alçak yer yiğidi hor gösterir

Birleşik Kelimeler: alçak basınç, alçak gerilim, alçak gönüllü, alçak kabartma, alçak ses, alçak yaylak, yalımı alçak


ÇİLEK


[isim] [bitki bilimi]
  • Gülgillerden, sapları sürüngen, çiçekleri beyaz bir bitki

Birleşik Kelimeler: çilek kompostosu, çilek reçeli, çilek suyu, çilek üzümü, ağaç çileği, dağ çileği, Frenk çileği, yaban çileği