AFAZİ ile Oluşan Kelimeler (AFAZİ Kelime Türetme)



AFAZİ harflerinden oluşan 11 kelime bulunuyor. AFAZİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Afazi kelimesinin anlamı nedir? Afazi ile biten kelimeler. İçinde afazi olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

5 Harfli Kelimeler

AFAZİ14

4 Harfli Kelimeler

FAİZ13, ZAAF13

3 Harfli Kelimeler

FAZ12, AFİ9, İFA9, AZA6

2 Harfli Kelimeler

AF8, FA8, AZ5, İZ5


AZ


[sıfat]
  • Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksik, çok karşıtı

    Heykel konularının parmakla sayılacak kadar az olduğunu ileri sürüyordu. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[zarf]
  • Alışılmış olandan, umulandan veya gerekenden eksik olarak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aza çoğa bakmamak
  • aza kanaat etmeyen çoğu hiç bulamaz
  • aza sormuşlar: "nereye?", "çoğun yanına" demiş
  • az ateş çok odunu yakar
  • az bulmak
  • az buz olmamak
  • az değil
  • az gelmek
  • az görmek
  • az günün adamı olmamak
  • azı çoğa saymak (veya tutmak)
  • az kaldı (veya kalsın)
  • az kaz, uz kaz, boyunca kaz
  • az olsun, uz olsun
  • az söyle, çok dinle
  • az tamah çok ziyan getirir
  • az veren candan, çok veren maldan
  • az yiyen çok uyur, çok yiyen güç uyur

Birleşik Kelimeler: az az, az alıcı, az buçuk, az çok, az daha, azel, az gelişmiş, az sonra, en az, azar azar, en azından

[eskimiş] [kimya]
  • Azot elementinin simgesi

İZ


[isim]
  • Bir şeyin geçtiği veya önce bulunduğu yerde bıraktığı belirti, nişan, alamet, emare

    Nihayet bir dönemeçte izlerin sahibini gördüm. - Sait Faik Abasıyanık

[matematik]
  • Bir düzlemin başka bir düzlemle veya bir doğru ile kesişmesinden doğan ara kesit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iz bırakmak
  • izi belirsiz olmak
  • izinden yürümek
  • izine basmak
  • izine dönmek
  • izine düşmek
  • izine uymak
  • izini düşürmek
  • izini kaybetmek
  • izi silinmek
  • iz sürmek

Birleşik Kelimeler: iz düşümü, ayak izi, parmak izi


AZA (Kelime Kökeni: Arapça aʿżā)


[isim]
  • Üye

    Komşu gencine yüz vermemiş, çocuklu bir mahkeme azasıyla evlenmişti. - Reşat Nuri Güntekin

Birleşik Kelimeler: murahhas aza


AF (Kelime Kökeni: Arapça ʿafv)


[isim]
  • Bir suçu, bir kusuru veya bir hatayı bağışlama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • af buyurun!
  • af çıkarmak
  • af dilemek
  • affa uğramak
  • affını dilemek (veya istemek)
  • affınıza sığınarak

Birleşik Kelimeler: affedilmek, affetmek, affettirmek, affeylemek, affolunmak, genel af, özel af, umumi af


FA (Kelime Kökeni: İtalyanca fa)


[isim] [müzik]
  • Müzikal ses dizilerinde mi ile sol arasındaki ses

Birleşik Kelimeler: fa anahtarı


AFİ (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [argo]
  • Gösteriş, çalım, caka

    Bir manevra, bir afi, bir dalavere olacak, diyordum. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • afi kesmek (veya satmak veya yapmak)


İFA (Kelime Kökeni: Arapça īfāʾ)


[isim] [eskimiş]
  • Bir işi yapma, yerine getirme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ifa etmek


FAZ (Kelime Kökeni: Fransızca phase)


[isim] [fizik]
  • Elektrik geriliminde evre

Birleşik Kelimeler: faz kalemi, çok fazlı, iki fazlı, tek fazlı


FAİZ (Kelime Kökeni: Arapça fāʾiż)


[isim] [ekonomi]
  • İşletmek için bir yere ödünç verilen paraya karşılık alınan kâr, getiri, ürem, nema

Ata Sözleri ve Deyimler

  • faize yatırmak (veya vermek)

Birleşik Kelimeler: faiz fiyatı, faiz haddi, faiz oranı, basit faiz, bileşik faiz, temerrüt faizi


ZAAF (Kelime Kökeni: Arapça żaʿf)


[isim]
  • Düşkünlük

    Kendisine zaafımdan ziyade metanetimi gösterdiğim kadın içeriye girdi. - Peyami Safa

[mecaz]
  • Eksiklik, yetersizlik

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zaafa düşmek
  • zaafa kapılmak
  • zaafa uğramak
  • zaaf göstermek


AFAZİ (Kelime Kökeni: Fransızca aphasie)


[isim] [tıp]
  • Söz yitimi