AŞERMEK harflerini içeren 4 harfli 24 kelime bulunuyor. 4 harfli AŞERMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
EŞME8,
MEŞK8,
MEŞE8,
MARŞ8,
ŞEMA8,
ARŞE7,
EŞEK7,
KREŞ7,
KAŞE7,
RAŞE7,
ŞARK7,
ERME5,
EKME5,
EMEK5,
KREM5,
KAME5,
KEME5,
MARK5,
MERA5,
MEKE5,
EREK4,
ERKE4,
KARE4,
KERE4
EREK
[isim]
Birleşik Kelimeler: erek bilimi
ERKE
[isim] [fizik]
[felsefe]
-
Pozitif bilimlerde iş başarma gücü, bir direnmeyi yenme gücü
KARE
(Kelime Kökeni: Fransızca carré)
[isim] [matematik]
-
Kenarları ve açıları birbirine eşit olan dörtgen, dördül, murabba
[sıfat]
-
Bu biçimde olan
Kare masa.
Ata Sözleri ve Deyimler
- ...-in karesi
- karesini almak
Birleşik Kelimeler: kare kare, karekök, birimkare, kilometrekare, metrekare, tamkare
KERE
(Kelime Kökeni: Arapça kerre)
[isim]
Birleşik Kelimeler: bin kere, bir kere, kırk kere, milyon kere, otuz kere, yüz kere
ERME
[isim]
EKME
[isim]
EMEK
[isim]
[toplum bilimi]
-
İnsanın bilinçli olarak belli bir amaca ulaşmak için giriştiği hem doğal ve toplumsal çerçevesini hem de kendisini değiştiren çalışma süreci
Ata Sözleri ve Deyimler
- emeği geçmek
- emek çekmek
- emek harcamak
- emek olmadan yemek olmaz
- emek vermek
Birleşik Kelimeler: artık emek, el emeği, göz emeği, sağdıç emeği
KREM
(Kelime Kökeni: Fransızca crème)
[isim]
-
Tene yumuşaklık vermek veya güneş, yağmur vb. dış etkilerden korunmak için sürülen koyu kıvamlı madde
[sıfat]
-
Bu kıvamda hazırlanmış olan
Krem deterjan.
[sıfat]
Birleşik Kelimeler: nemlendirici krem, patakrem, toparlayıcı krem, göz altı kremi, güneş kremi, saç kremi, tıraş kremi
KAME
(Kelime Kökeni: Fransızca camée)
[isim]
-
Değişik renkli üst üste iki katmandan oluşan ve üstteki katmanına kabartma bir desen yapılan değerli taş
KEME
[isim] [halk ağzında]
Birleşik Kelimeler: karakeme
MARK
(Kelime Kökeni: Almanca Mark)
[isim] [eskimiş]
MERA
(Kelime Kökeni: Arapça merʿā)
[isim] [coğrafya]
Birleşik Kelimeler: mera bitkileri, mutlak mera, besi merası, dağ merası
MEKE
[isim] [halk ağzında]
-
Su kıyılarındaki böcekleri yiyerek yaşayan yaban ördeği
Birleşik Kelimeler: sakar meke
[isim] [halk ağzında]
ARŞE
(Kelime Kökeni: Fransızca archet)
[isim]
-
Tren, troleybüs, tramvay vb. elektrikle işleyen taşıtlarda telden elektrik akımı almaya yarayan, yukarıya doğru uzanmış demir yay
[müzik]
EŞEK
[isim] [hayvan bilimi]
[halk ağzında]
-
Odun kesme, duvar örme, sıva yapma vb. işlerde kullanılan üç veya dört ayaklı sehpa
Ata Sözleri ve Deyimler
- eşeğe altın semer vursalar yine eşektir
- eşeğe cilve yap demişler, çifte atmış
- eşeğe gücü yetmeyip semerini dövmek
- eşeği dama çıkaran yine kendi indirir
- eşeği düğüne çağırmışlar, "ya su lazımdır ya odun" demiş
- eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürmek (veya koymak)
- eşeğini sağlam kazığa bağlamak
- eşeğin kuyruğu gibi
- eşeğin kuyruğunu kalabalıkta kesme; kimi uzun der, kimi kısa
- eşeğin ölümü köpeğe ziyafettir (veya düğündür)
- eşeği sahibinin dediği yere bağla da varsın kurt yesin
- eşeği yoldan çıkaran sıpanın oynaması
- eşek at olmaz, ciğer et olmaz
- eşek bile bir düştüğü yere bir daha düşmez
- eşek çamura çökerse sahibinden gayretlisi olmaz
- eşek derisi gibi
- eşek eşeği ödünç kaşır
- eşek gibi
- eşek hoşaftan ne anlar (suyunu içer, tanesini bırakır)
- eşek kadar
- eşek kocamakla tavla başı olmaz
- eşek kulağı kesilmekle küheylan olmaz
- eşek kuyruğu gibi ne uzar ne kısalır
- eşek sudan gelinceye kadar dövmek
- eşekten düşmüşe (veya düşmüş karpuza) dönmek
Birleşik Kelimeler: eşek arısı, eşekbaşı, eşek cenneti, eşek davası, eşek dikeni, eşek hıyarı, eşek inadı, eşek kafalı, eşekkulağı, eşek marulu, eşek maydanozu, eşekoğlueşek, eşek otu, eşek sıpası, eşeksırtı, eşek şakası, şeddeli eşek, uzuneşek, marsıvan eşeği, ocakeşeği, yaban eşeği, yereşeği