RÜZGAR ile Oluşan Kelimeler (RÜZGAR Kelime Türetme)



RÜZGAR harflerinden oluşan 12 kelime bulunuyor. RÜZGAR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Rüzgar kelimesinin anlamı nedir? Rüzgar ile başlayan kelimeler. İçinde rüzgar olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

6 Harfli Kelimeler

RÜZGAR15

5 Harfli Kelimeler

ZÜRRA10

4 Harfli Kelimeler

GÜRZ13

3 Harfli Kelimeler

GÜZ12, GAZ10, GÜR9, GAR7, ARZ6, ZAR6

2 Harfli Kelimeler

AZ5, AR2, RA2


AR (Kelime Kökeni: Fransızca are)


[isim]
  • 100 m² değerinde yüzey ölçü birimi

    Bir ar, kenarı on metre olan bir karenin alanıdır.

[isim]
  • Utanma, utanç duyma

    Kınamazlar güzel sevse yiğidi / Güzel sevmek koç yiğide ar değil - Karacaoğlan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ar damarı çatlamış
  • ar dünyası değil kâr dünyası
  • ar etmek
  • arına dokunmak
  • ar namus tertemiz
  • ar ve hayâ perdesi yırtılmak
  • ar yılı değil, kâr yılı

Birleşik Kelimeler: ar belası

[kimya]
  • Argon elementinin simgesi

RA


[kimya]
  • Radyum elementinin simgesi

AZ


[sıfat]
  • Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksik, çok karşıtı

    Heykel konularının parmakla sayılacak kadar az olduğunu ileri sürüyordu. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[zarf]
  • Alışılmış olandan, umulandan veya gerekenden eksik olarak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aza çoğa bakmamak
  • aza kanaat etmeyen çoğu hiç bulamaz
  • aza sormuşlar: "nereye?", "çoğun yanına" demiş
  • az ateş çok odunu yakar
  • az bulmak
  • az buz olmamak
  • az değil
  • az gelmek
  • az görmek
  • az günün adamı olmamak
  • azı çoğa saymak (veya tutmak)
  • az kaldı (veya kalsın)
  • az kaz, uz kaz, boyunca kaz
  • az olsun, uz olsun
  • az söyle, çok dinle
  • az tamah çok ziyan getirir
  • az veren candan, çok veren maldan
  • az yiyen çok uyur, çok yiyen güç uyur

Birleşik Kelimeler: az az, az alıcı, az buçuk, az çok, az daha, azel, az gelişmiş, az sonra, en az, azar azar, en azından

[eskimiş] [kimya]
  • Azot elementinin simgesi

ARZ (Kelime Kökeni: Arapça ʿarż)


[isim]
  • Sunma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arz etmek

Birleşik Kelimeler: arzıendam, arz odası, arz talep, arzuhâl, para arzı

[isim] [eskimiş]
  • En, genişlik
[isim] [eskimiş]
  • Yer, yeryüzü

    Büzülüp kaldığım köşede sabahın bir an evvel olmasını, güneşin bir saat evvel arza inmesini bekliyorum. - Etem İzzet Benice

Birleşik Kelimeler: arz cazibesi, arz dairesi, arz derecesi


ZAR


[isim]
  • İnce perde veya örtü
[anatomi]
  • İnce ve yumuşak yaprak biçimindeki organlar veya organ bölümleri, çeper
[bitki bilimi]
  • Birbirine sımsıkı yapışık hücre veya moleküllerden oluşan ve bitkilerin çeşitli bölümlerini bir kın gibi saran ince tabaka, cidar, çeper

    Çekirdek zarı. Hücre zarı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zar gibi

Birleşik Kelimeler: zar kanatlılar, birinci zar, dış zar, iç zar, ikinci zar, ince zar, örümceksi zar, sert zar, sümüksü zar, akciğer zarı, beyin zarı, göz zarı yangısı, göze zarı, karın zarı, kemik zarı, kızlık zarı, kulak zarı, tohum zarı, yumurta zarı

[isim]
  • Tavla ve başka oyunlarda kullanılan kemik, fil dişi, plastik vb. maddelerden küp olarak yapılan ve altı yüzünde, birden altıya kadar benekler bulunan oyun aracı

    Bir tavla zarı kadar küçücük eve / Bir kadın iki çocuk nasıl sığar? - Bedri Rahmi Eyuboğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zar almak
  • zar atmak
  • zar atmak
  • zar gelmek
  • zarını bozmak
  • zar kesmek
  • zar tutmak

Birleşik Kelimeler: cıvalı zar

[isim] [eskimiş]
  • Car (II)

GAR (Kelime Kökeni: Fransızca gare)


[isim]
  • Demir yolu ile yolculuk edenlerin gereksinimlerinin geniş ölçüde karşılandığı büyük tren istasyonu

    Bu beylerle Selânik Garı'nın civarında bazı bahçelerden geçerek gidiyorduk. - Yahya Kemal Beyatlı


GÜR


[sıfat]
  • Bol ve güçlü olarak çıkan veya fışkıran

    Gür, kumral saçlarının çerçevelediği narin yüzü kıpkırmızı idi. - Ömer Seyfettin

Birleşik Kelimeler: gürsoluk


ZÜRRA (Kelime Kökeni: Arapça zurrāʿ)


[isim] [eskimiş]
  • Çiftçiler

GAZ (Kelime Kökeni: Fransızca gaze)


[isim]
  • Tül
[isim]
  • Normal basınç ve sıcaklıkta olduğu gibi kalan, içinde bulunduğu kabın her yanına yayılma ve bu kabın iç yüzeyinin her noktasına basınç yapma özelliğinde olan akışkan madde

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gaza basmak (veya dayanmak)
  • gaza gelmek
  • gaza getirmek
  • gaza yüklenmek
  • gaz vermek

Birleşik Kelimeler: gaz beton, gaz bombası, gaz boyaması, gaz dedektörü, gaz göstergesi, gazhane, gazışı, gazışıl, gaz ibiği, gaz korozyonu, gaz lambası, gaz maskesi, gaz ocağı, gazölçer, gaz ölçümü, gaz pedalı, gaz sayacı, gaz sobası, gaz taşı, gaz yağı, gaz yuvarı, çürük gaz, doğal gaz, doğal gaz sayacı, dökme gaz, ham gaz, tam gaz, tüp gaz, zehirli gaz, bağırsak gazı, bataklık gazı, biber gazı, egzoz gazı, elektron gazı, gübre gazı, hardal gazı, hava gazı, hava gazı sayacı, kan gazı, maden gazı, asal gazlar, soy gazlar


GÜZ


[isim]
  • Sonbahar

    Mevsim güzdü, bol üzüm ve incir vakti idi. - Osman Cemal Kaygılı

[gök bilimi]
  • 22 Eylül ile 21 Aralık arasındaki mevsim

Birleşik Kelimeler: güz çiğdemi, güz dönemi, güz noktası, ilkgüz


GÜRZ (Kelime Kökeni: Farsça gurz)


[isim] [eskimiş]
  • Silah olarak kullanılan ağır topuz

RÜZGÂR (Kelime Kökeni: Farsça rūzgār)


[isim]
  • Havanın yer değiştirmesiyle oluşan esinti, yel, bad

    Bu rüzgâr, bu mucizeli gemi ile insanı nerelere götürmez. - Ahmet Hamdi Tanpınar

[meteoroloji]
  • Rüzgâr çizelgesinde hızı 17-21 deniz mili olan ve kuvveti 5 ile gösterilen esinti

Ata Sözleri ve Deyimler

  • rüzgâr almak
  • rüzgârdan nem kapmak
  • rüzgâr ekip fırtına biçmek
  • rüzgâr gelecek delikleri tıkamak
  • rüzgâr gibi
  • rüzgâr tutmamak

Birleşik Kelimeler: rüzgâraltı, rüzgâr çizelgesi, rüzgâr erozyonu, rüzgârgülü, rüzgârölçer, rüzgârüstü, rüzgâr yükü, dik rüzgâr, fırtınaya yakın rüzgâr, hafif rüzgâr, hâkim rüzgâr, kuvvetli rüzgâr, mutedil rüzgâr, yanık rüzgâr, saba rüzgârı, yıldız rüzgârı