PIRASA harflerinden oluşan 34 kelime bulunuyor. PIRASA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Pırasa kelimesinin anlamı nedir? İçinde pırasa olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
6 Harfli Kelimeler
PIRASA12
5 Harfli Kelimeler
PARSA10, RASPA10, SARPA10
4 Harfli Kelimeler
SIRP10, SIPA10, ASAP9, PARS9, SAPA9, SARP9, ARPA8, ARAP8, PARA8, ASIR6, SARI6, SIRA6, ARSA5, ASAR5, SARA5
3 Harfli Kelimeler
PAS8, PIR8, SAP8, ARP7, RAP7, ASI5, SIR5, ARI4, ASA4, IRA4, ARA3
2 Harfli Kelimeler
AS3, IR3, AR2, RA2
AR
(Kelime Kökeni: Fransızca are)
[isim]
[isim]
Ata Sözleri ve Deyimler
- ar damarı çatlamış
- ar dünyası değil kâr dünyası
- ar etmek
- arına dokunmak
- ar namus tertemiz
- ar ve hayâ perdesi yırtılmak
- ar yılı değil, kâr yılı
Birleşik Kelimeler: ar belası
[kimya]
-
Argon elementinin simgesi
RA
[kimya]
-
Radyum elementinin simgesi
ARA
[isim]
-
İki şeyi birbirinden ayıran uzaklık, aralık, boşluk, mesafe
[sinema] [tiyatro]
-
Bir oyunda, bir filmde izleme sırasında dinlenmek üzere verilen kısa süre, antrakt
[spor]
-
Toplu jimnastik dizilmelerinde, sıradakilerin birbirlerinden yanlamasına olan uzaklıkları
[spor]
-
Spor karşılaşmalarında oyuncuların dinlenmek ve taktik almak için kullandıkları süre
Ata Sözleri ve Deyimler
- arada çıkarmak
- arada kalmak
- arada kaynamak
- aradan çekilmek
- aradan çıkarmak
- aradan çıkmak
- aradan kaldırmak
- aradan sıyrılmak
- araları limoni olmak
- aralarına kara kedi girmek
- aralarında dağlar kadar fark olmak
- aralarındaki buzları eritmek
- aralarından kara kedi geçmek
- aralarından su sızmamak
- araları şekerrenk (veya serin) olmak
- arası (veya araları) açılmak (veya açık olmak veya bozulmak)
- arası geçmeden
- arası hoş (veya iyi) olmamak
- arası hoş (veya iyi) olmamak
- arasına (veya aralarına) karışmak
- arasını (veya aralarını) açmak (veya bozmak)
- arasını (veya aralarını) bulmak
- arası olmamak
- arası soğumak
- ara vermeden
- ara vermek
- araya (veya aralarına) soğukluk girmek
- araya almak
- araya girmek
- araya gitmek
- araya kaynayıp gitmek
- araya koymak
- araya vermek
- arayı açmak
- arayı soğutmak
- arayı yapmak
Birleşik Kelimeler: ara bağlantı, ara başlık, ara bono, arabozan, ara bozucu, ara bulma, ara bulucu, ara cümle, ara deniz, ara eleman, ara kapı, ara kararı, ara kazanç, ara kesit, ara konakçı, ara mal, ara nağme, ara pası, ara seçim, ara sıcak, ara sınav, ara sıra, ara sokak, ara söz, ara tümce, ara yerde, ara yön, arayüz, arada bir, açık ara, bir ara, o ara, uzak ara, beşibirarada, bu arada, apış arası, çatı arası, devletler arası, devre arası, gezegenler arası, gözeler arası, hafta arası, hücreler arası, kentler arası, kıtalar arası, kişiler arası, kulüpler arası, mahalle arası, memleketler arası, milletlerarası, okullar arası, öğle arası, satır arası, şehirler arası, tavan arası, toplumlar arası, uluslararası, ülkeler arası, üniversiteler arası, metinler arasılık
AS
[isim] [hayvan bilimi]
[isim]
-
İskambil, domino vb. oyunlarda bir işaretini taşıyan kâğıt veya taş, birli, bey
[sıfat]
-
Bir işte başta gelen (kimse veya şey)
As oyuncu.
Birleşik Kelimeler: assolist, astasım, asteğmen, asyön
[kimya]
-
Arsenik elementinin simgesi
IR
[kimya]
-
İridyum elementinin simgesi
[isim]
ARI
[sıfat]
Birleşik Kelimeler: arı duru, arı kil, arı sili, eteği arı
[isim] [hayvan bilimi]
-
Zar kanatlılardan, bal ve bal mumu yapan, iğnesiyle sokan böcek (Apis mellifica)
Ata Sözleri ve Deyimler
- arı bal alacak çiçeği bilir
- arı bey olan kovana üşer
- arı gibi
- arı gibi eri olanın dağ kadar yeri olur
- arı gibi sokmak
- arı kızdıranı sokar
- arının yuvasına kazık (veya çöp) dürtmek
- arı söğüdü, akıllı öğüdü sever
Birleşik Kelimeler: arı beyi, arı biti, arı dalağı, Arıkovanı, arı kovanı, arı kuşu, arı sütü, ana arı, ağaç arısı, bal arısı, eşek arısı, yaban arısı, yaprak arısı
ASA
(Kelime Kökeni: Arapça ʿaṣā)
[isim]
-
Bazı ülkelerde, hükümdarların, mareşallerin, din adamlarının güç sembolü olarak törenlerde taşıdıkları bir tür ağaç veya metalden değnek
[eskimiş]
-
İhtiyarların baston yerine kullandıkları uzun sopa
Birleşik Kelimeler: mareşallik asası
IRA
[isim]
ARSA
(Kelime Kökeni: Arapça ʿarṣa)
[isim]
-
Üzerine yapı yapılmak için ayrılmış yer
Birleşik Kelimeler: arsa payı
ASAR
(Kelime Kökeni: Arapça ās̱ār)
[isim] [eskimiş]
Birleşik Kelimeler: asarıatika
[isim]
SARA
(Kelime Kökeni: Arapça ṣarʿa)
[isim] [tıp]
-
Zaman zaman kendini kaybederek olduğu yere düşme, vücutta şiddetli çırpınmalar ve ağız köpürmesi ile ortaya çıkan bir sinir hastalığı, tutarık, tutarak, tutarga, yilbik, epilepsi
Nefesi kulunca, sıtmaya, havaleye, saraya, çarpıntıya birebirmiş.
- Hüseyin Rahmi Gürpınar
ASI
[isim]
Ata Sözleri ve Deyimler
- asıda olmak (veya kalmak)
SIR
[isim]
-
Bazı nesnelere parlaklık verme, dış etkilerden koruma, sızmalarını önleme vb. amaçlarla sürülen, saydam veya donuk vernik
Küpün sırı dökülmüş.
[isim]
-
Varlığı veya bazı yönleri açığa vurulmak istenmeyen, gizli kalan, gizli tutulan şey
Ata Sözleri ve Deyimler
- sırra ermek
- sırra kadem basmak
- sırrını açma dostuna, o da söyler dostuna
- sır tutmak (veya saklamak)
- sır vermek (veya sızdırmak)
Birleşik Kelimeler: sır kâtibi, sır küpü, sırretmek, sırrolmak, Bektaşi sırrı, devlet sırrı
ASIR
(Kelime Kökeni: Arapça ʿaṣr)
[isim]
Birleşik Kelimeler: asrısaadet, saadet asrı
SARI
[isim]
-
Yeşil ile turuncu arasında bir renk, limon kabuğu rengi
[sıfat]
[sıfat]
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: sarıağı, sarıağız, sarıasma, sarıbalık, sarı benek, sarı bez, sarıçalı, sarıçam, Sarıçam, sarı çıyan, sarıçiçek, sarıçiğdem, sarıdiken, sarıerik, sarıfiğ, sarıgöz, sarıhalile, sarıhani, sarıhumma, sarı ırk, sarıkanat, sarı kart, sarıkız, sarıkuyruk, sarı lira, sarı nokta, sarıpapatya, sarısabır, sarısalkım, sarı sendika, sarı sıcak, sarı yağ, sarı yağız, sarıyonca, sarızambak, açık sarı, kara sarı, kirli sarı, koyu sarı, altın sarısı, atasarısı, civciv sarısı, Hint sarısı, limon sarısı, saman sarısı, yumurta sarısı