ŞEKERSİZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



ŞEKERSİZ harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli ŞEKERSİZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

EŞSİZ12, SEZİŞ12, ESKİZ9, ERSİZ9, EKSİZ9, KESİŞ9, SERİŞ9, SEKİZ9, SEKİŞ9, KERİZ8, REKİZ8, ŞERİK8, ŞEKER8, ZEKER8, ESRİK6, ESİRE6, EKSER6, KESİR6, KESRE6, KESER6, KERES6, SİRKE6, SERİK6


ESRİK


[sıfat] [eskimiş]
  • Sarhoş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esrik devenin çulu eğri gerek


ESİRE (Kelime Kökeni: Arapça esīre)


[isim] [eskimiş]
  • Dişi tutsak

EKSER


[isim] [halk ağzında]
  • Büyük çivi

KESİR (Kelime Kökeni: Arapça kesr)


[isim] [matematik]
  • Bir birimin bölündüğü eşit parçalardan birini veya birkaçını anlatan sayı

    Yarım, üçte bir, yüzde üç birer kesirdir.

Birleşik Kelimeler: kesir ölçek, adi kesir, basit kesir, bayağı kesir, bileşik kesir, ondalık kesir


KESRE (Kelime Kökeni: Arapça kesre)


[isim] [eskimiş]
  • Esre

KESER


[isim]
  • Tahta, ağaç yontmaya ve çivi çakmaya yarayan, kısa saplı, bir yanı keskin ağızlı çelik araç

    Kadınlar kucaklarından bebeklerini atıp ellerine keserleri aldılar. - Lâtife Tekin

Birleşik Kelimeler: ayak keseri, el keseri, nalıncı keseri


KERES


[isim] [halk ağzında]
  • Büyük ve derin karavana

SİRKE


[isim]
  • Bit, tahtakurusu vb. asalak böceklerin yumurtası

    Hepsi bit, sirke içinde; sıvandım, hepsini temizledim. - Halide Edip Adıvar

[isim]
  • Salatalara, yemeklere ekşilik vermek için kullanılan ekşimiş üzüm, elma, limon vb. suyu

Birleşik Kelimeler: sirke ruhu, sirke sineği, elma sirkesi, üzüm sirkesi


SERİK


[isim]
  • Antalya iline bağlı ilçelerden biri

KERİZ (Kelime Kökeni: Farsça kārīz)


[isim]
  • Geriz, çirkef, pislik
[argo]
  • Kumar
[argo]
  • Kolayca kandırılabilen kimse, aptal
[argo]
  • Eğlenti

REKİZ (Kelime Kökeni: Arapça rekz)


[isim]
  • Dikme, saplama, kurma

ŞERİK (Kelime Kökeni: Arapça şerīk)


[isim] [eskimiş]
  • Ortak

ŞEKER (Kelime Kökeni: Farsça şeker)


[isim]
  • Şeker kamışı, şeker pancarı, patates, havuç, mısır, buğday vb. bitkilerin sap ve köklerinin öz suyundan veya nişastasından çıkarılan, birleşiminde karbon, oksijen ve hidrojen bulunan, beyaz, suda eriyen, mayalanabilen ve çoğu tatlı olan maddelerin genel adı
[tıp]
  • Şeker hastalığı

    Yirmi gün evvel ameliyat edildiği hâlde biraz şekeri görüldüğü için henüz taburcu edilememişti. - Haldun Taner

[sıfat] [mecaz]
  • Sevimli, cana yakın ve güzel

    Hele bak, ne şeker şey!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şeker gibi
  • şekeri kestirmek
  • şekerim!

Birleşik Kelimeler: şeker ağacı, şeker aktarması, Şeker Bayramı, şeker fasulyesi, şeker hastalığı, şeker kamışı, şeker pancarı, şekerpare, şekerrenk, esmer şeker, gizli şeker, gülbeşeker, kesme şeker, küp şeker, toz şeker, akide şekeri, badem şekeri, bayram şekeri, bonbon şekeri, çay şekeri, elma şekeri, horoz şekeri, kestane şekeri, kıtlama şekeri, kişniş şekeri, leblebi şekeri, lohusa şekeri, mevlit şekeri, meyve şekeri, nane şekeri, nikâh şekeri, nişasta şekeri, nöbet şekeri, pamuk şekeri, peynir şekeri, pudra şekeri, süt şekeri, üzüm şekeri


ZEKER (Kelime Kökeni: Arapça ẕeker)


[isim] [eskimiş]
  • Erkeklik organı

ESKİZ (Kelime Kökeni: Fransızca esquisse)


[isim]
  • Mimari eserler ve resim için çizimlerle yapılan ön çalışma, taslak