ŞEBİNKARAHİSAR Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



ŞEBİNKARAHİSAR harflerini içeren 4 harfli 155 kelime bulunuyor. 4 harfli ŞEBİNKARAHİSAR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AHŞA11, HAŞA11, ŞERH11, HEBA10, HİBE10, BİŞİ9, BREŞ9, HARS9, HASA9, İŞBA9, İBİŞ9, SAHA9, SAHİ9, SAHN9, AHAR8, AHİR8, HERK8, HAİN8, HAKİ8, HANE8, HANİ8, HARA8, HARE8, İNHA8, KERH8, NARH8, REHA8, ŞANS8, ŞASİ8, ŞASE8, ARŞE7, AŞAR7, AŞİR7, ABES7, ABİS7, BAKS7, BESİ7, BEİS7, ERİŞ7, EŞİK7, EKŞİ7, İNŞA7, İNİŞ7, İŞAR7, İBİS7, İAŞE7, KREŞ7, KİŞİ7, KAŞE7, NAAŞ7, NAŞİ7, RAŞE7, RAŞİ7, SABA7, SABİ7, ŞİAR7, ŞİİR7, ŞİKE7, ŞİRK7, ŞERİ7, ŞAİR7, ŞAKA7, ŞAKİ7, ŞARK7, ŞENİ7, ABRA6, BRİK6, BİRİ6, BİRA6, BİNİ6, BARK6, BARİ6, BARA6, BANK6, BANİ6, BANA6, BAKİ6, BİNA6, BERİ6, BEKA6, BERK6, BERN6, İBRE6, İBRA6, İBNE6, İBİK6, KABA6, KABE6, NEBİ6, ARSA5, ASAR5, ASRİ5, AKİS5, AKSE5, AKSİ5, ESKİ5, ESİR5, ESİN5, ESİK5, ESNA5, EKSİ5, İRİS5, İRSİ5, KARS5, KASA5, KASE5, NESİ5, NİSA5, RİSK5, RAKS5, REİS5, SİNE5, SİNİ5, SİRK5, SANA5, SARİ5, SARA5, SAKİ5, SAKE5, SAKA5, SAİK5, SAİR5, SERİ5, SERA5, SEKİ5, SENA5, ARKA4, ANKA4, ARAK4, AKAR4, AKNE4, ERİN4, ERİK4, ENİK4, EKİN4, ENİR4, İNİK4, İRİN4, İNEK4, İNAK4, İARE4, İANE4, İKNA4, İKEN4, KİRA4, KANİ4, KARA4, KANA4, KARE4, KARİ4, KAİN4, NARA4, RİNA4, RİKA4, RENK4


ARKA


[isim]
  • Bir şeyin temel tutulan yüzünün tam ters yanı, ön karşıtı

    Evin arkasında dekorlar boyarlardı. - Adalet Ağaoğlu

[sıfat]
  • Arkada olan, arkada bulunan
[sıfat] [mecaz]
  • Kayıran, destekleyen

    Memur olmak için büyük bir arka gerek. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[mecaz]
  • Geçmiş, geride kalmış zaman

    Bütün gözler arkaya, maziye çevrilmişti. - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arka arkaya vermek
  • arka bulmak
  • arka çevirmek
  • arka çıkmak
  • arkada bırakmak
  • arkada bırakmak
  • arkada kalanlar (veya arkadakiler)
  • arkada kalmak
  • arkadan söylemek
  • arkadan vurmak
  • arka kapıdan çıkmak
  • arka olmak
  • arkası alınmak
  • arkası gelmek
  • arkası kesilmek
  • arkasına (bile) bakmadan gitmek (veya kaçmak)
  • arkasına almak
  • arkasına düşmek (veya takılmak)
  • arkasında dolaşmak (veya gezmek)
  • arkasından atlı kovalamak
  • arkasından atmak (veya konuşmak)
  • arkasından koşmak
  • arkasından sürüklemek
  • arkasından teneke çalmak
  • arkasından zil takıp oynamak
  • arkasında yumurta küfesi yok ya! (veya olmamak)
  • arkasını (birine) vermek
  • arkasını (bir şeye) vermek
  • arkasını almak
  • arkasını bırakmak
  • arkasını dayamak
  • arkasını getirememek
  • arkasını sağlama almak
  • arkasını sıvamak
  • arkası olmamak
  • arkası yere gelmemek
  • arka vermek
  • arkaya bırakmak (veya koymak)
  • arkaya kalmak

Birleşik Kelimeler: arka arka, arka arkaya, arka ayak, arkabahçe, arka müziği, arka plan, arka sokak, arka teker, arkaüstü, arka yüz, arkadan arkaya, arkası pek, arkası sıra, arkası yarın, arkası yufka, perde arkası


ANKA (Kelime Kökeni: Arapça ʿanḳā)


[isim]
  • Masallarda adı geçen ve gerçekte var olmayan büyük bir kuş, Simurg, Zümrüdüanka

Birleşik Kelimeler: Zümrüdüanka


ARAK (Kelime Kökeni: Arapça ʿaraḳ)


[isim] [eskimiş]
  • Ter
[isim] [argo]
  • Çalma

AKAR (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳār)


[isim] [eskimiş]
  • Kiraya verilerek gelir getiren ev, dükkân, tarla, bağ vb. mülk, akaret

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akar edinmek

[isim]
  • Halı, koltuk, yatak vb. yerlerde ve nemli ortamlarda yaşayan, astıma yol açabilen, insan vücudundan dökülen deri tozlarıyla ve parçacıklarıyla beslenen bir tür canlı
[isim]
  • Sıvı, mai, likit

AKNE (Kelime Kökeni: Fransızca acné)


[isim] [tıp]
  • Yağ bezlerinin deri üzerinde oluşturduğu iltihaplı sivilce

ERİN


[sıfat]
  • Ergen

ERİK


[isim] [bitki bilimi]
  • Gülgillerden, beyaz çiçekli bir ağaç (Prunus domestica)

Birleşik Kelimeler: erik hoşafı, erik kompostosu, erik marmeladı, erik pestili, erik rakısı, erik reçeli, kuru erik, sarıerik, bardacık eriği, bardak eriği, can eriği, çakal eriği, dağ eriği, gövem eriği, Japon eriği, Malta eriği, mürdüm eriği, türbe eriği, üryani eriği, yaban eriği


ENİK


[isim]
  • Kedi, köpek vb. çok memeli hayvanların yavrusu

    Köyün mezbelesinde, köpek enikleriyle insan yavruları birbirine karışmış, oynaşıyorlar. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[argo]
  • Çocuk

    Evliyim ya, üç de enik var arkamda. - Necati Cumalı


EKİN


[isim]
  • Tahılın tarlaya atıldığı andan harman oluncaya kadar aldığı durum

    Yağmur, vaktinde ve yeterince yağmalı; ekinlere kına, pancarlara kurt düşmemeli. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: ekin biti, ekin iti, ekin kargası


ENİR


[isim] [bitki bilimi]
  • Bir tür yaban mersini

İNİK


[sıfat]
  • İnmiş, indirilmiş

    Pencere perdeleri hep inikti. - Aka Gündüz

Birleşik Kelimeler: inik deniz


İRİN


[isim]
  • Organizmanın herhangi bir yerinde iltihaplanma sonunda ölmüş hücre artıklarından ve bozulmuş akyuvarlardan oluşan, mikroplu veya mikropsuz, genellikle sarımtırak renkte koyuca sıvı, cerahat

İNEK


[isim]
  • Dişi sığır
[argo]
  • Çok çalışan öğrenci
[kaba konuşmada]
  • İbne
[sıfat] [mecaz]
  • Aptal, bön

Birleşik Kelimeler: inekhane, inek yağı, sağmal inek, denizineği, Macar ineği, süt ineği


İNAK


[isim] [felsefe]
  • Dogma

İARE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāre)


[isim] [eskimiş]
  • Eğreti, ödünç

    Bu iare tuvaletiyle kendi güzelliğinin gururunu da feda ederek bahçeye çıktı. - Peyami Safa