ÖDÜNLEMEK harflerini içeren 5 harfli 29 kelime bulunuyor. 5 harfli ÖDÜNLEMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DÖNÜM16,
DÖKÜM16,
DÖNÜK15,
DÖNME14,
DÖNEM14,
DÖKME14,
ÖDEME14,
DÖNEL13,
DÖNEK13,
DÖLEK13,
ÖDLEK13,
ÖNLÜK13,
ÖNLEM12,
ÖLMEK12,
DÜMEN10,
KÜNDE9,
LEDÜN9,
DEMEK8,
DELME8,
DENME8,
LÜMEN8,
ÜNLEM8,
DENEK7,
ELDEN7,
EKLEM6,
ENLEM6,
ELMEK6,
KELEM6,
MELEK6
EKLEM
[isim] [anatomi]
-
Vücut kemiklerinin uç uca veya kenar kenara gelip birleştiği yer, mafsal
Birleşik Kelimeler: eklem bacaklılar, omuz eklemi
ENLEM
[isim] [coğrafya]
-
Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi
Birleşik Kelimeler: enlem dairesi
ELMEK
(Kelime Kökeni: (elektronik mektup'tan))
[isim] [bilişim]
KELEM
(Kelime Kökeni: Farsça kelem)
[isim] [halk ağzında]
Birleşik Kelimeler: etsiz kelem
MELEK
(Kelime Kökeni: Arapça melek)
[isim] [din bilgisi]
-
Tanrı ile insan arasında aracılık yaptığına ve nurdan olduğuna inanılan manevi varlık, ferişte
[mecaz]
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: melek otu
DENEK
[isim]
Birleşik Kelimeler: denek taşı
ELDEN
[zarf]
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: elden düşme, art elden, bir elden, ilk elden, tezelden
DEMEK
[nesnesiz]
[-e]
[-e]
-
Herhangi bir kanıya, yargıya varmak
Bu işe herkes ne der?
Ata Sözleri ve Deyimler
- dediği çıkmak
- dediğinden (dışarı) çıkmak
- dediğine gelmek
- dedi mi
- deme!
- demediğini bırakmamak (veya koymamak)
- deme gitsin
- demek istemek
- demek ki (veya demek oluyor ki)
- demek olmak
- dememek
- der oğlu der
- deyip de geçmemek
- diyecek yok
Birleşik Kelimeler: dedikodu, dediği dedik, dediğim dedikçi
Ata Sözleri ve Deyimler
- dediği çıkmak
- dediğinden (dışarı) çıkmak
- dediğine gelmek
- dedi mi
- deme!
- demediğini bırakmamak (veya koymamak)
- deme gitsin
- demek istemek
- demek ki (veya demek oluyor ki)
- demek olmak
- dememek
- der oğlu der
- deyip de geçmemek
- diyecek yok
DELME
[isim]
[sıfat]
[halk ağzında]
DENME
[isim]
LÜMEN
(Kelime Kökeni: Fransızca lumen)
[isim] [fizik]
-
Işık şiddeti 1 mum olan, eşit dağıtımlı bir nokta kaynağının 1 steradyan içine yayımladığı ışık akısı
Birleşik Kelimeler: lümensaat
ÜNLEM
[isim] [dil bilgisi]
-
Türlü duyguları anlatan veya bir doğa sesini yansıtan kelime, nida: Ah! oh! şak, çat vb
Birleşik Kelimeler: ünlem işareti
KÜNDE
(Kelime Kökeni: Farsça kunde)
[isim] [spor]
-
Güreşçinin, hasmını altına alıp bir elini önden, ötekini arkadan geçirerek ellerini kilitlemesi
[mecaz]
[eskimiş]
-
Suçluların ayağına bağlanan demir halka, köstek
Ata Sözleri ve Deyimler
- kündeden atmak
- kündeye almak (veya getirmek)
- kündeye gelmek
- kündeye getirilmek
Birleşik Kelimeler: bel kündesi, oturak kündesi
LEDÜN
(Kelime Kökeni: Arapça ledunn)
[isim] [eskimiş] [din bilgisi]
Birleşik Kelimeler: ledün ilmi
DÜMEN
(Kelime Kökeni: İtalyanca timon)
[isim]
-
Hava ve deniz taşıtlarında, taşıta istenilen yönü vermeye ve belirli bir doğrultuda götürmeye yarayan hareketli parça
[mecaz]
[argo]
Ata Sözleri ve Deyimler
- dümen çevirmek
- dümeni elinde tutmak
- dümeni kırmak
- dümenine bakmak
- dümenini bozmak
- dümenini elinde tutmak
- dümen kırmak
- dümen kullanmak
- dümen tutmak
- dümen yapmak
Birleşik Kelimeler: dümen bedeni, dümen boğazı, dümenevi, dümen neferi, dümen suyu, dümen yelpazesi, dümeni eğri, serdümen, baş dümeni