ÇAPULACILIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



ÇAPULACILIK harflerini içeren 6 harfli 35 kelime bulunuyor. 6 harfli ÇAPULACILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇAPACI17, PAÇACI17, KAPICI15, APAÇIK14, AÇKICI14, ALÇICI14, ÇIPLAK14, ÇAPALI14, ÇAPULA14, ÇAKICI14, LAPACI14, PLAKÇI14, PAÇALI14, PLAÇKA13, KAPILI12, ACILIK11, ACIKLI11, AÇKILI11, ALPLIK11, AKILCI11, ALÇILI11, ALAPLI11, ÇAKILI11, ÇALILI11, ILICAK11, ILIKÇA11, KULLAP11, KAPALI11, KALICI11, ALIKÇA10, ALAÇIK10, KILCAL10, LAKACI10, CAKALI10, AKILLI8


AKILLI


[sıfat]
  • Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil

    İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı. - Yusuf Ziya Ortaç

[ünlem]
  • Karşısındakini küçümseme amacıyla söylenen bir söz
[alay yollu]
  • Uyanık geçinen

    Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akıllı düşününceye kadar deli çocuğunu (veya oğlunu) everir
  • akıllı geçinmek
  • akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
  • akıllım
  • akıllı olmak

Birleşik Kelimeler: akıllı başlı, akıllı uslu, adamakıllı, horoz akıllı, sivri akıllı, uslu akıllı, yarım akıllı


ALIKÇA


[sıfat]
  • Alık benzeri

    Yüzünde hayli alıkça denebilecek bön bir mutluluk ifadesi vardı. - Murathan Mungan

[zarf]
  • (alı'kça) Alık olana yaraşır bir biçimde

    O andaki hayretimi hatırladıkça / Rejisöre bakakaldım öyle alıkça. - Enis Behiç Koryürek


ALAÇIK


[isim] [halk ağzında]
  • Üzeri dal ve hasırla örtülmüş kulübe, çardak

    Pamuk ırgatları alaçıkların önüne oturmuşlar, koza çekiyorlardı. - Yaşar Kemal


KILCAL


[sıfat]
  • Kıl gibi olan, çok ince

Birleşik Kelimeler: kılcal boru, kılcal damar, kılcal etki, kılcal kök


LAKACI


[isim]
  • Lakçı

CAKALI


[sıfat]
  • Cakası olan, caka ile yapılan, gösterişli

    Formalarımız cakalı değil, sonra ne de olsa baklava börekle büyümediğimiz için ilk bakışta biraz sıskaca duruyoruz ama. - Nazım Hikmet


ACILIK


[isim]
  • Acı olma durumu

    Göğsünde bir sızı, ağzında bir acılık duydu. - Ömer Seyfettin

[mecaz]
  • Dokunaklılık, kederlilik, yaslılık

    Henüz, yüreğimin bir yanı da söylenememiş, dışa atılamamış acılıklarla dolu. - Adalet Ağaoğlu


ACIKLI


[sıfat]
  • Acındıracak, acı verecek nitelikte olan, dokunaklı, üzücü, koygun

    Bu âdet bir fabrika sahibinin acıklı hayat hikâyesiyle birlikte kondulara yayıldı. - Lâtife Tekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • acıklı başta akıl olmaz

Birleşik Kelimeler: acıklı komedi


AÇKILI


[sıfat]
  • Açkı yapılmış, perdahlanmış, perdahlı

ALPLIK


[isim]
  • Alp olma durumu

AKILCI


[sıfat] [felsefe]
  • Akılcılıktan yana olan, usçu, rasyonalist (kimse)

ALÇILI


[sıfat]
  • İçinde alçı bulunan

    Alçılı sular.

Birleşik Kelimeler: alçılı sargı


ALAPLI


[isim]
  • Zonguldak iline bağlı ilçelerden biri

ÇAKILI


[sıfat]
  • Çivi, kazık vb. bir şeyle tutturulmuş

    Duvara çakılı büyük rakkaslı saati tamire götüren hademe, Reşat'ın omzuna adamakıllı bindirmiş. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çakılı kalmak


ÇALILI


[sıfat]
  • Çalısı olan