ÇÖZÜVERME Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



ÇÖZÜVERME harflerini içeren 4 harfli 21 kelime bulunuyor. 4 harfli ÇÖZÜVERME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çözüverme ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Çözüverme olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÖVEÇ19, ÖVME17, ZEVÇ16, ÖZÜR15, ÜVEZ15, ÖRÜM13, ÖMÜR13, REVÜ12, ÖRME11, EVRE10, MÜZE10, ÜZME10, VERE10, ÜÇER9, ÜZRE9, EMEÇ8, EZME8, MEZE8, REZE7, ÜREM7, ERME5


ERME


[isim]
  • Ermek işi

REZE (Kelime Kökeni: Arapça rezze)


[isim]
  • Menteşe

    Kapının reze tarafına yakın yerinde bir parmak kalınlığında bir çatlak gözüme ilişti. - Peyami Safa


ÜREM


[isim] [ekonomi]
  • Faiz, getiri

EMEÇ


[isim] [bitki bilimi]
  • Su ve kara yosunlarının, kökü andıran tutunma organı

EZME


[isim]
  • Ezmek işi

Birleşik Kelimeler: ezme boya, badem ezmesi, fıstık ezmesi, hamsi ezmesi, meyve ezmesi, patlıcan ezmesi, zeytin ezmesi


MEZE (Kelime Kökeni: Farsça meze)


[isim]
  • İçki içilirken yenilen yiyecek

    Salatayı, peyniri yenilediler. Bu kadar mezenin yenilip bu kadar içkinin içilmesi gene de bir saat sürmedi. - Necati Cumalı

[mecaz]
  • Eğlence, alay

ÜÇER


[sıfat]
  • Üç sayısının üleştirme sayı sıfatı

    Öksüzün cebindeki son tutam tütünü sardılar, sıra ile üçer nefes çektiler. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: üçer beşer


ÜZRE


[edat]
  • 343 üzere

EVRE


[isim]
  • Bir olayda birbiri ardınca görülen, bir işte birbiri ardınca beliren, gelişen değişik durumların her biri, aşama, merhale, mertebe, safha

MÜZE (Kelime Kökeni: Fransızca musée)


[isim]
  • Sanat ve bilim eserlerinin veya sanat ve bilime yarayan nesnelerin saklandığı, halka gösterilmek için sergilendiği yer veya yapı

    O devirlere ait yatağanlar, baltalar, karabinalar, paslanmamış çelikleriyle müzelerimizdedir. - Orhan Seyfi Orhon

Ata Sözleri ve Deyimler

  • müze gibi

Birleşik Kelimeler: açık hava müzesi


ÜZME


[isim]
  • Üzmek işi

    Bana saadeti çekinmeden sunan bir kadının kardeşini üzmeye hakkım yoktu. - Kemal Bilbaşar


VERE (Kelime Kökeni: Sırpça)


[isim] [tarih]
  • Bir kalenin veya tahkim edilmiş bir yerin teslimi

ÖRME


[isim]
  • Örmek işi

    Kale kapısından yalnız birini açık bırakarak bakilerini örmeye başlamışlardı. - Orhan Seyfi Orhon

[sıfat]
  • Örülerek yapılan

    Üstüne açık kahverengi yün örme bir ceket giymişti. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: örme kepenek


REVÜ (Kelime Kökeni: Fransızca revue)


[isim]
  • Çeşitli dans ve oyunlardan oluşmuş, zengin görünümlü sahne gösterisi

    Güzel bir kadın, filmlerdeki asker revü kızları gibi bir selam verdi. - Sait Faik Abasıyanık


ÖRÜM


[isim] [halk ağzında]
  • Sürünün gece veya sabaha karşı otlaması